Page 317 - kdk-2015-yillik-rapor
P. 317
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
şikayetin incelenmesine ve araştırmasına geçilmiş, 09/10/2015 tarihli Tavsiye Kararı önerisiyle Kamu
Başdenetçisine sunulmuştur.
B. Ön İnceleme Süreci
2.YSK Başkanlığının şikâyete konu eğitim filmleri hazırlatılması yönünde iradesini yansıtan
işleminin, seçim hukuku çerçevesinde gerçekleştirilen bir işlem mi olduğu yoksa idari işlem
mahiyetine mi haiz olduğu hususu da Kurumumuzun başvuruyu incelemeye yetkili olup olmadığı
konusuna açıklık getirecektir.
3.T.C. Anayasası’nın 67 nci maddesinin 2 nci fıkrasında seçimlerin; “… yargı yönetim ve
denetimi altında yapılır” hükmü bulunmaktadır. 02/05/1961 Tarihli Resmi Gazetede yayımlanan
298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun’un 14 üncü
maddesinde ayrıntılı bir şekilde Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) görev ve yetkileri sayılmıştır. 15
inci maddesinde “İl seçim kurulu … il merkezinde görev yapan en kıdemli hakimin başkanlığında
merkez ilçe seçim kurulu başkanlarından sonra gelen en kıdemli üyeden oluşur. Kurulun, hakimlerden
kurulu iki yedek üyesi vardır…”, 18 inci maddesinde “İlçedeki en kıdemli hakim (ilçe seçim) kurulun
başkanıdır” hükümleri yer almaktadır. 298 sayılı Kanun’un 132 nci maddesinin 4 üncü fıkrasında,
Kurulun kararı kesindir. Aleyhine hiçbir mercie ve kanun yoluna başvurulamaz.” düzenlemeleri
bulunmaktadır. Yine Anayasa Mahkemesi’nin 2014 tarihli, 2013/…. başvuru numaralı kararında
YSK’nın“Yargı yeri(mercii)” olduğu benimsenmiştir.. Yasalardaki bu düzenlemeler, ilçe, il seçim
kurullarının oluşumu birlikte değerlendirildiğinde seçimlerin Anayasa’nın hükmüne uygun olarak”
hâkim teminatında” yapılacağının ifade edilmek istendiği açıktır. “Yargı Mercii” ayrı “Yargı Organı”
ve “Mahkeme” çok ayrı kavram ve oluşumlar olduğu izahtan varestedir.
4.YSK hiçbir zaman “Yargı Organı” veya “Mahkeme” değildir. YSK “Yargı organı” veya “Mahkeme”
olsaydı Anayasada açıkça yazılması gerekirdi. Oysa 3 üncü Bölüm, I-II başlığı altında yargı ve Yüksek
Mahkemeler tek tek sayılmıştır. Diğer bir anlatımla YSK, mahkemeler ve yargı organları gibi
çalışmamaktadır. En önemlisi gerçek anlamda aleniyet unsuru yoktur. Sav, savunma ve hüküm üçlüsü
yani yargı makamlarının omurgası yoktur. YSK kararlarına etkin bir başvuru imkânı olmadığı gibi,
yargı kararlarında olduğu gibi kanun yoluna başvurulması vb. gibi mahkeme ve yargılamada aranan
hiçbir unsur bulunmamaktadır. Kurul Yüksek Yargıçlardan da oluşsa, idari eylem ve işlemde bulunan
bir “ Kurul”dur. Kurul halinde çalışmaktadır. Yargılama yapmamakta, mahkemeler gibi hüküm
verememektedir. Yargı denetiminde seçimlerin yapılmasından murad edilen hâkimlik teminatı altında
bağımsız ve tarafsız olmalarından kaynaklanan bir güven unsuru olmasıdır. YSK ve İl Seçim
Kurulu’nun hakimlerden oluşması, İlçe Seçim Kurulu Başkanının hakim olması, kurulları "Yargı
organı" ve "Mahkeme" olarak kabul etme sonucunu doğurmaz. Anayasa Mahkemesi'nin 2015/6723
Başvurulu nolu kararının 40 ıncı paragrafında; YSK'nın yargı organı olduğuna dair başvurucunun
iddiası incelenmiş, yetkisi olduğu halde yargı organı olduğunu ifade etmediği gibi 40 ıncı paragrafın
benimsendiğinin de söylenemeyeceği, bu gerekçeden hareketle değerlendirmemize benzer yoruma
ulaştığı sonucuna vardığı anlaşılacaktır. Dolayısıyla YSK Yargı organı veya mahkeme olmayıp idari
bir kurul ve Kurumdur.
5.Diğer yönden 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu hakkındaki Kanun’un 1, 5 ve 17 inci maddeleri
çok açık olup, YSK veya benzeri idari kurul eylem ve işlemleri koşullar oluştuğunda, Kamu
2 / 18
316
YILLIK RAPOR 2015