Page 313 - kdk-2015-yillik-rapor
P. 313

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU









                        benimsendiği  üzere  iş  yoğunluğu  kabul  edilebilir  bir  mazeret  ve  savunma  olarak  kabul
                        edilmemektedir.
                        34. Yukarıdan beri açıklanan hususlar, mevzuat, uygulama ve dosya kapsamına göre; 24 numaralı
                        paragrafta  değinilen  Danıştay  kararı  gereği  şikayete  konu  kesinleşmiş  disiplin  cezasının
                        Kurumumuzca  iptali  mümkün  bulunmadığından  şikayetçinin  bu  yöne  ilişkin  şikayetinin
                        reddine  karar  vermek  gerekmiştir.  Zira  disiplin  cezası  ancak  yargı  kararı  veya  Yasama
                        tasarrufuyla  iptal  olabilecektir.  Ancak  şikayete  konu  disiplin  cezasının  verilmesine  temel
                        oluşturan  “Hizmet dışında resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak
                        eylem ve davranışlarda bulunmak” eyleminin hukuki güvenlik, belirlilik ilkelerine aykırı olduğu
                        ayrıca  şikayetçinin  evlilik  dışı  birlikteliği  ve  çocuğunun  bulunması  durumunun  tamamen
                        şikayetçinin özel ve aile hayatıyla ilgili olduğu ve sırf bu yüzden cezalandırılmasının özel hayatın
                        gizliliği  hakkına  ölçüsüzce bir  müdahalede  bulunarak  bu  hakkı  ihlal  ettiği,  32  numaralı
                        paragrafta belirtilen usuli eksikliklerin şikayetçinin savunma hakkını kısıtladığı, 33 numaralı
                        paragrafta  bahsedilen  30  günlük  emredici  süreye  İdarenin  uymamasının  makul  ve  mazur
                        görülemeyeceği  anlaşıldığından  yapılan  eylem  karşılığı  verilen  disiplin  cezasının  hukuka  ve
                        hakkaniyete aykırı olduğunun tespitiyle işlem tarihi itibariyle bu işlemi yapan hiyerarşik ve
                        sıralı  yetkililerce  hatalı  davranıldığının  kabul  ederek  yasal  süre  içerisinde  Kurumumuza
                        bildirmesi yönünde Tavsiye Kararı vermek gerekmiştir.
                        E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme
                        35. Somut olayda; şikayetçiye sırf özel hayatı nedeniyle disiplin cezası verilmesi gerek 7.1. numaralı
                        paragrafta değinilen Anayasamızın özel hayatın gizliliğine ilişkin 20 nci maddesine, gerek 8 ve 9
                        numaralı  paragraflarda  yer  alan  Avrupa  İnsan  Hakları  Sözleşmesi,  İnsan  Hakları  Evrensel
                        Beyannamesi ve Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme’nin özel ve aile hayatına
                        saygı hakkına ilişkin hükümlerine, gerekse temel hak ve hürriyetlerin ölçüsüzce sınırlanamayacağı
                        ilkesine aykırılık teşkil etmektedir. Ayrıca “Hizmet dışında resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve
                        güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunmak” eyleminin torba bir hüküm olduğu ve
                        İdarenin bu fiilin içerisini istediği şekilde doldurarak kişilere disiplin cezası verdiği gözetildiğinde
                        Anayasamızın özünü oluşturan “belirlilik” ilkesine ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında
                        üzerinde durulan “yasallık” ilkesine aykırı olduğu ayrıca şikayetçiye isnat edilen eylemi düzenleyen
                        kanun  yada  tüzük  maddesinin  ve  cezai  karşılığının  yazılı  olarak  şikayetçiye  açıkça  bildirilmek
                        suretiyle  savunmasının  alınmadığı  böylece  adil  yargılanma  hakkının  bir  uzantısı  olan  savunma
                        hakkının  kısıtlandığı  tespit  edilmiştir.  Bu  hakların  ihlali  dışında  diğer  yönlerden  insan  haklarının
                        ihlalinin tespit edilemediği, kanun önünde eşitlik ilkesi uygun davranıldığı, etkin başvuru yollarının
                        açık olduğu, hakların kötüye kullanılmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
                        F. İyi Yönetim İlkelerine Uygunluk Yönünden Değerlendirme
                        36. Günümüzde  demokratik,  modern  ve  katılımcı  yönetim  anlayışında  idarelerden  sadece  hukuka
                        uygun  hareket  etmeleri  değil  aynı  zamanda  iyi  yönetim  ilkelerine  de  uygun  işlem  tesis  etmeleri
                        beklenmektedir.  28/03/2013  tarihli  ve  28601  mükerrer  sayılı  Resmi  Gazete’de  yayımlanan  Kamu
                        Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğinin 6
                        ncı maddesinde; “Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet
                        anlayışı  içinde; kanunlara  uygunluk,  ayrımcılığın  önlenmesi,  ölçülülük,  yetkinin  kötüye
                        kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye
                        uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul

                                                    .

                                                  16 / 18




       312


                   YILLIK RAPOR 2015
   308   309   310   311   312   313   314   315   316   317   318