Page 153 - 6. yılında ombudsmanlık web
P. 153

kurumun yetki alanını bilmiyor veya kurumu bir yargı organı gibi, yargıya taşıdığı bir
            sorunu da çözebilecek şekilde bir üst yapı olarak görüyor olabilir. Tabii, böyle bir de-
            ğerlendirmeyi yapabilmek için de mutlaka verilerin analizine daha iyi bakmak lazım.
            Mesela, başvurusu reddedilenler, eğitim düzeyi veya konu itibarıyla kurumun yetki
            alanına girmeyen alanlardaki başvurular vb. gibi analiz edilmesi gerektiğini düşü-
            nüyorum. Çünkü  Yüzde 70 yüksek bir oran, yüzde 23 olarak kurum başvuruları kabul
            etmiş. Bu başvuru kabul oranı diğer ülkelerle kıyaslanarak yüksek bir oran olarak ve-
            rilmiş. Bu gerçekten de raporda yüksek olarak gözüküyor. Ancak başvuru miktarı olarak
            düşündüğünüzde, kamuoyu tarafından kurumun belirli oranda bilindiğini gösteriyor.
            17 bin başvuru da Kurumdan belli bir beklentinin olduğunu ortaya koyuyor. Bu beklen-
            tinin karşılanabilmesi için bu reddetme oranları üzerinde biraz daha çalışmak veya
            belki oradaki ret nedenlerini analiz ederek ona göre bir eğitim programı veya hedef
            kitle belirlemek gerekiyor; bu nokta raporda “kaliteli başvuru” olarak tanımlanmış,
            kaliteli başvuru miktarını artırabilmek anlamında, bu önemli.

               Yine, Kurum kabul edilebilir başvurular üzerinden yani yüzde 23 kabul oranı üze-
            rinden baktığımızda, verilen kararların   yüzde 83’ü dostane çözüm, tavsiye ve kısmen
            tavsiye kararıdır. Bu sonuçlar içinde dostane çözüm 2478 kararla (%60.8) yüksek bir
            oran olarak öne çıkmaktadır. Bu, idare açısından şöyle bir -ben yönetim bilimciyim,
            hukukçu değilim- sonuç veriyor: İdare demek ki hukuken ve idarenin genel işleyişi
            itibarıyla yasal olan bir talebi karşılamamış, takdir yetkisini başka türlü kullanmış, ku-
            rum araya girdiğinde bunu çözmüş. Çünkü idarenin  hukuku çiğnemesi düşünülemez
            bir şey. Burada Kurumun idareyi haklı bulan ve inceleme sonucu talebi ret eden  çok
            az  kararı var, bu kararlar da hukuki olarak idareyi haklı bulan kararlar. Ama kurumun
            çözüme kavuşturduğu karar oranlarının dostane çözüm üzerinden bu kadar yüksek,
            yüzde 83 gibi bir oranda olması, idarenin kendi iç işleyişinde hukuki olan talepleri
            karşılama noktasında bir iletişim veya takdir yetkisinin kötüye kullanılması veya işin
            zora sürülmesi  vb. gibi değerlendirilebilir  diye düşünüyorum.

               Kamu Denetçiliği Kurumunun temelde kuruluş amacı, yöneten-yönetilen ilişkisin-
            de yönetilenlerin rızasının korunması, idarenin hesap verilebilirliğin arttırılması ve
            bu yolla da yönetimin meşruiyetinin pekiştirilmesi, demokrasinin de bir boyutu ola-
            rak karşımıza çıkıyor. Fakat 2017-2018  faaliyet raporunu analiz ettiğimizde, karşımıza
            çıkan verilere baktığımızda, “şikâyet rakamlarının konulara göre dağılımı” incelen-
            diğinde, kamu personel rejiminin ilk sırada yer aldığını görmekteyiz. Raporun ilerle-
            yen sayfalarında en fazla başvuru yapılan konu olan Kamu personel rejimine ilişkin
            başvuruların alt başlıklarına baktığımızdaysa, özellikle disiplin cezaları, memuriyete
            son verme, personel alımı, atama-nakil, mali haklar, kamuya ilişkin sınavlar şikayet




                                                                   14 ŞUB A T 2019  151
   148   149   150   151   152   153   154   155   156   157   158