Page 21 - kdk-sempozyum-1
P. 21
Şunu büyük bir memnuniyetle ifade etmek isterim ki; hükümet olarak 11 yıl bo-
yunca Türkiye’de devlet-vatandaş ilişkilerini böyle bir temel üzerine inşa etmek
için çok büyük bir mücadele verdik ve vermeye devam ediyoruz. Dönemimizde
Ahilik ve vakıf tecrübelerimiz başta olmak üzere “kadim devlet” geleneğimizi
şekillendiren anlayışı öne çıkardık; devlet-vatandaş ilişkilerinde köklü değişim-
ler, köklü reformlar gerçekleştirdik. 11 yıl boyunca Şeyh Edebali’nin “insanı yaşat
ki, devlet yaşasın” öğüdünü hükümet çalışmalarımızın temel ilkesi yaptık ve bu
ilkenin samimiyetle arkasında durduk.
Değerli dostlar, hiç kuşkusuz demokrasi sadece kurumların tesisinden ve hakların
teslim edilmesinden ibaret değildir. Demokrasi, bir zihniyet devriminin, benim-
semenin, özümsemenin, kabullenmenin neticesinde en ideal anlamda işlevsel
hale gelir. Devleti milletin hizmetkârı olarak yeniden şekillendirebilirsiniz; yargıyı
bütün baskılardan, yönlendirmelerden uzak tutarak en ideal anlamda bağımsız
hale getirebilirsiniz; özgürlükleri, temel hakları, anayasa ve yasalarla kayıt altı-
na alabilirsiniz ancak zihniyet değişimi ya da zihniyet devrimi gerçekleşmediği
sürece yapılanlar sadece kâğıt üzerinde kalacak; pratik, teorinin çok arkasından
gidecektir.
Devlet şeffaf olabilir, kanunlara uyabilir, eşit, tarafsız olabilir. Devlet kâğıt üze-
rinde en modern, en ileri hakları vatandaşına temin edebilir ama devletin işleyi-
şini sağlayan bürokrasinin zihniyeti değişmiyorsa, bürokrasi kendini yeni şartlara
hazırlamıyorsa, toplum demokratikleşirken bürokrasi köhnemiş geleneklere sıkı
sıkıya sahip çıkıyorsa, işleyiş mutlaka eksik kalacaktır.
Şunu açık yüreklilikle ifade etmek durumundayım; Türkiye’de son 11 yılda çok
önemli reformlar yaptığımız halde zihniyet devrimi çok geriden geldiği için re-
formlarımızın tam manasıyla topluma, bireye, vatandaşa yansıması zaman al-
maktadır. Zihniyet değişiminin vakit alacağını elbette biliyoruz ancak zihniyet
değişiminin er ya da geç mutlaka gerçekleşeceğine inanıyoruz. Bu anlayış ile ya- I. Uluslararası Kamu Denetçiliği (Ombudsmanlık) Sempozyumu
vaşlamadan, hız kesmeden reformlarımızı sürdürüyoruz. Esasen Türkiye toplumu
yeniliklere her zaman açık olmuş, yenilikleri çok hızlı şekilde benimsemiştir. Bü-
rokrasinin de yenilikleri hızla benimsemesi yani topluma ayak uydurabilmesi için
kararlığımızdan asla taviz vermiyoruz.
Hükümet olarak birçok kararımızın önünde bürokratik oligarşiyi bulmamıza, re-
formlarımızın bürokrasi kanallarında zorlandığını görmemize rağmen bugüne ka-
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU 21