Page 198 - Türkiye'deki Suriyeliler - Özel Rapor
P. 198

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU




            ve esasları belirlemek; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın önerileri çerçevesinde,
            Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu yabancı iş gücü ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın
            da görüşleri doğrultusunda tarım alanlarındaki mevsimlik işler için gelecek yabancılara
            ilişkin esasları belirlemek; yabancılara verilecek uzun dönem ikamet iznine ilişkin şartları
            belirlemek; göç alanında yabancı ülkeler ve uluslararası kuruluşlarla etkin iş birliği ve bu
            alandaki çalışmaların çerçevesini belirlemek ve göç alanında görev yapan kamu kurum ve
            kuruluşları arasında koordinasyonun sağlanmasına yönelik kararlar almak”.

            Kanun, Kurulun yılda en az bir kere toplanmasını öngörmüştür. Göç Politikaları Kurulu,
            ilk kez 15 Şubat 2017’de toplanmış olup, dördüncü ve son toplantısını 28 Aralık 2017
            tarihinde gerçekleştirmiştir. Bu kurulun bütüncül politikalar geliştirilmesi bakımından
            oynayacağı rol son derece büyüktür.

            Çocukların eğitimi, sağlık, yerleştirme, çalışma ve güvenlik alanları başta olmak üzere, şu
            an kaybedilen her bir günün, ileride yıllara mal olacak sorunlar yaratabilme potansiyeli
            yüksek olup, bu kapsamda bütün kurumları kapsayacak bir stratejinin oluşturulması
            elzemdir.

            B. Göç ve Uluslararası Koruma Alanındaki Koordinasyonun, Fiziki Altyapının
            ve Personel Kapasitesinin Geliştirilmesi


            Mülteciler konusunda merkezde ya da alanda çalışan kurumların en sıklıkla dile getirdikleri
            sorunun “stratejik karar eksikliği” ve buna bağlı olarak da “koordinasyonsuzluk” olduğu
            gözlemlenmektedir. Koordinasyonsuzluk, kurumların kendi merkez ve taşra teşkilatları
            arasında olduğu gibi, farklı kamu kurumları arasında da yaşanabilmektedir.

            Kamu kurum ve kuruluşları, yerel idareler ve sivil toplum kuruluşları tarafından
            Suriyelilere yönelik yürütülen iş ve işlemler ile sunulan hizmetlerin eşgüdüm halinde
            yürütülmesinin fazlasıyla önem taşıdığı; öte yandan, genelde birbirlerinden bağımsız
            olarak çalışan bu kurum ve kuruluşların ortak bir stratejilerinin bulunmadığı ve
            çoğu zaman birbirlerinin faaliyetlerinden ya da ikincil mevzuat düzenlemelerinden
            habersiz  oldukları;  aynı  idareye  bağlı  taşra  teşkilatları  arasında  dahi  uygulamada
            farklılıkların söz konusu olabildiği; ayrıca, Suriyelilere gerek merkezi kamu kurumları
            gerekse yerel yönetimler ya da sivil toplum kuruluşları tarafından yapılan yardımların
            planlanmasında ortak hareket edilemediği; nitekim bir Suriyeli birden fazla kez aynı
            türde yardım alabiliyorken, diğer bir Suriyelinin bu yardımlardan hiç yararlanamadığı
            gözlemlenmiştir.

            Bu çerçevede, sürece dâhil olan ilgili tüm kurum ve kuruluşlar arasındaki koordinasyonun
            mutlak suretle arttırılması gerektiği açıktır.



        198   TÜRKİYE’DEKİ SURİYELİLER ÖZEL RAPORU
   193   194   195   196   197   198   199   200   201   202   203