Page 82 - Türkiye'deki Suriyeliler - Özel Rapor
P. 82

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU



            ‘ULUSLARARASI KORUMA’YA YÖNELİK ULUSAL

            MEVZUATIN GELİŞİMİ VE BU ALANDAKİ TEMEL


            HUKUKİ METİNLER İLE İLGİLİ DÜZENLEMELER


            I. Temel Gerçekler


            Ülkemizde  uluslararası  koruma  ve  geçici  koruma  sisteminin  yıllar  içerisinde  nasıl
            şekillendiğini ve bu alandaki temel hukuki metinleri ve uygulamaları ele almadan önce,
            bazı temel hususlara değinmekte fayda görülmektedir:

            Tarih boyunca coğrafi konumundan dolayı önemli göç hareketlerine sahne olan
            Cumhuriyet  Türkiye’si, Osmanlı İmparatorluğu’ndan mülteci ve göçmenleri kabul
            eden eski bir geleneği de devralmıştır.  Türkiye bugün, bulunduğu stratejik coğrafi
            konumundan dolayı uluslararası koruma arayışlarında hem bir hedef ülke (diğer ifadeyle
            sığınma ülkesi), hem de diğer ülkelere gerçekleşen göçte transit ülke konumundadır.

            1958’den beri BMMYK Yürütme Komitesi üyesi olarak aktif bir şekilde uluslararası
            koruma mekanizmasının şekillenmesine katkıda bulunan Türkiye, ayrıca Mültecilerin
            Hukuki Statüsüne ilişkin 1951 Cenevre Sözleşmesi’nin ana hatlarının belirlendiği
            konferansa katılan 26 ülkeden de birisidir. 86

            Türkiye, Mültecilerin Hukuki Statüsüne ilişkin 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi’ni ve de
            Sözleşmedeki ‘zaman sınırlamasını’ kaldıran Mültecilerin Hukuki Statüsüne Dair 1967
                                                                              87
            New York Protokolü’nü imzalayan ilk ülkeler arasında yer almaktadır.  Öte yandan
            ülkemiz, daha önceki bölümlerde de belirtildiği üzere 1951 Cenevre Sözleşmesi’ni
            imzalarken  Sözleşmenin 1.B(1)(a) maddesinde zaten yer alan “coğrafi sınırlama/
            çekince”  (geographical limitation) hakkını kullanmış ve sosyo-ekonomik kaygılar
            ve güvenlik nedenleriyle Mültecilerin Hukuki Statüsüne Dair 1967 Protokolü’nü
            imzalarken de bu coğrafi sınırlamayı/çekinceyi sürdürme kararı almıştır. Bundan
            dolayıdır ki ülkemiz, sadece Avrupa Konseyi ülkelerinde cereyan eden olaylardan kaçan
            kişilere hukuken ‘mülteci’ statüsü vermektedir. Öte yandan, Avrupa dışından Ülkemize
            gelen kişiler için de  non-refoulment  (geri göndermeme) prensibine uygun hareket


            86 Birleşmiş Milletler Mülteciler  Yüksek Komiserliği Ankara Ofisi’nin Jandarma Genel Komutanlığı
            işbirliğinde hazırladığı “Mülteci Hukuku Eğitim CD’si’nin “Türk İltica Usulü” başlıklı Modülü: “Türkiye’deki
            İltica Sistemi” başlıklı Bölümü (Proje Yöneticisi: I. TOKCAN; Hazırlayan: Ç. ALP; 2003).
            87  Türkiye’nin ve diğer ülkelerin 1951 Cenevre Sözleşmesi ile 1967 New  York Protokolünü ne zaman
            imzaladığını görmek için bkz. http://www.unhcr.org/protection/basic/3b73b0d63/states-parties-1951-
            convention-its-1967-protocol.html; erişim tarihi: 20/08/2017.


         82   TÜRKİYE’DEKİ SURİYELİLER ÖZEL RAPORU
   77   78   79   80   81   82   83   84   85   86   87