Page 456 - 2017-yıllık-rapor-SON-PDF
P. 456

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU



                 b. Kamu yararı ve hizmet gerekleri kriterlerine uyulmaksızın ve “kadroları ile hukuki
                    bağlarını sürdürmek” ile “belli bir süre ile sınırlı olmak” ilkeleri gözetilmeksizin
                    Ankara  İl Milli Eğitim  Müdürlüğüne  yapılan görevlendirme işlemlerinin
                    geri alınarak mağduriyetin makul sürede giderilmesi için yeni bir işlem tesis
                                                                                 101
                    etmesi hususunda Milli Eğitim Bakanlığına Tavsiyede Bulunulmasına , karar
                    verilmiştir.
               Lehlerine  Yargı Kararları Bulunan 4/C Kapsamındaki Personelin Ek Ödemelerinin
               Yapılması Hakkında Tavsiye Kararı Verildi

               Başvuran; yargı kararları sonucunda 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname
               (KHK) kapsamında ek ödemeden yararlanan 4/C kapsamındaki personelin, Maliye
               Bakanlığının toplu sözleşmedeki hükümden kaynaklanan görüşü doğrultusunda
               ek ödemelerinin yapılmaması sebebiyle oluşan mağduriyetinin giderilmesi ve bu
               ek ödemenin ödenmesine devam edilmesi ve lehlerine yargı kararları bulunan 4/C
               kapsamındaki personelin hem yargı kararı kaynaklı ek ödemeden hem de toplu
               sözleşme kapsamındaki ek ödemeden yararlanacağını öngören genel bir uygulama
               yazısının Maliye Bakanlığı tarafından yazılması talebi ile Kurumumuza başvuruda
               bulunmuştur.

               Anayasanın 138 inci maddesinin son fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile
               idarenin; mahkeme kararlarına uymak zorunda oldukları, bu organlar ve idarenin,
               mahkeme kararlarını hiçbir surette değiştiremeyecekleri ve bunların yerine
               getirilmesini geciktiremeyecekleri belirtilmiş, 2577 sayılı İdari  Yargılama  Usulü
               Kanununun 28/1 inci maddesinde ise, Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare
               ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının
               icaplarına göre idarenin, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya
               mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak
               otuz günü geçemeyeceği hükme bağlanmıştır. Anılan madde hükümlerinde, yargı
               kararlarının yerine getirilmesi kesin bir zorunluluk olarak öngörülmüş, hiçbir organ ya
               da mercie yargı kararlarını değiştirme ve bunların yerine getirilmesini geciktirme hakkı
               tanınmamış; dolayısıyla herhangi bir şekilde yargı kararı gereğinin yerine getirilmemiş
               olması sonucunu doğuracak şarta veya süreye bağlı bir uygulama yetkisi de verilmemiş
               bulunmaktadır. Aksi bir yaklaşım, yargı kararlarının uygulanmasının ilgili organın
               sübjektif takdirine bırakılması anlamını taşır ki, bunun da hukuk devleti ilkesi ve yargı
               bağımsızlığı ile bağdaşmayacağı açıktır. (Danıştay 11. Dairesinin 28/01/2002 tarihli ve
               E:2000/8818, K:2002/403 sayılı Kararı)




               101 2016/4653 numaralı şikâyet başvurusu hakkında verilen 24/04/2017 numaralı Kısmen Tavsiye
               Kısmen Ret Kararı


           456  2017  YILLIK RAPOR
   451   452   453   454   455   456   457   458   459   460   461