Page 132 - KDK
P. 132

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU



               müdürlüğü görevini vekâleten yürüttüğü ve bu görevini yerine getirirken tesis ettiği
               iş ve işlemlerin hukuken geçerli olduğu, şube müdürlüğü görevini vekâleten yürüten
               başvuranın söz konusu görevlendirmenin dayanağını teşkil eden onay işleminin asili
               atamaya yetkili makam tarafından imzalanıp imzalanmadığı hususu ile ilgili herhangi
               sorumluluğu bulunmadığı, dolayısıyla söz konusu hukuki eksikliğin giderilmesinin
               mümkün bulunduğu hususları dikkate alındığında; başvuran hakkında tesis edilen
               vekâleten görevlendirme işlemine ilişkin onayın atamaya yetkili makamca (AFAD
               Başkanı) değil, vali tarafından onaylandığı gerekçesiyle başvurana vekâlet ücreti
               ödenmemesinin hakkaniyete aykırı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
               Açıklanan gerekçelerle, şube müdürlüğü kadrosuna vekâleten atanan başvurana vekâlet
               ücreti ödenmesi hususunda Afet ve Acil Durum  Yönetimi Başkanlığına  Tavsiyede
                            40
               Bulunulmasına  karar verilmiştir.
               Geçimini Sağlayacak Başka Bir Geliri Bulunduğu Gerekçesiyle Kesilen, Babasından
               Dolayı Aldığı BAĞ-KUR Ölüm Aylıklarının Tarafına Yasal Faiziyle Birlikte Ödenmesi
               Başvuran, 1969 yılında evlendiği eşinin 2003 yılında vefat etmesi üzerine …
               Bankasından emekli olan eşinden dolayı ölüm aylığı aldığını, 2006 yılında babasından
               dolayı ölüm aylığı almaya başladığını, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından gönderilen
               yazıyla, 1982 yılından itibaren babasından dolayı ölüm aylığı aldığını, bu miktarın borç
               çıkarıldığını belirterek, kendisine çıkarılan borcun iptal edilip tarafına iade edilmesi
               talebinin talep etmektedir.
               Kurumumuzca yapılan incelemede, Sosyal güvenlik mevzuatında yapılan değişiklikler
               sonucunda,  619  sayılı  KHK’nın  yayımlandığı  04.10.2000  tarihine  kadar  geçimini
               sağlayacak başka geliri olmamak şartıyla aylık bağlanan kız yetimlerin aylık bağlanma
               şartlarının, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonrasında gelişen sürecin sonunda, 4956
               sayılı Yasa’nın yürürlüğe girdiği 08.08.2003 tarihi itibarıyla, kız yetimlerin lehine bir
               şekilde, sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmamak veya çalışmalarından dolayı
               gelir veya aylık almamak olarak belirlendiği, bununla beraber, Kurum uygulamasının
               2013 yılına değin lehe olan yasal düzenleme doğrultusunda yürütüldüğü ancak bu
               uygulamanın  2013/26  sayılı  Genelgeyle  farklılaştırıldığı  ve  01.10.1972, 03.10.2000
               ve 08.08.2001-01.08.2003 dönemleri içerisinde ölen sigortalıların kız yetimlerine
               geçimlerini sağlayacak bir geliri bulunmama koşulu varsa aylık bağlanacağının kabul
               edildiği, ancak 2016 yılındaki Kurum  Yönetim Kurulu kararı ile bu kez aynı yılın
               Ekim ayından başlamak üzere uygulamanın 2013 yılı öncesi haline dönüldüğü, eski
               uygulamaya dönülmesine rağmen 2013/26 sayılı Genelge gereği hak sahiplerinden
               kesilen aylıkların ilgililere iade edileceğine ilişkin herhangi bir düzenlemeye gidilmediği,
               Kurumun şikâyete konu uygulamasına tabi olan kız yetimlerin hukuki durum ve
               statüleri  aynı  olduğu,  aralarındaki  tek fark hak  sahipliği  kazandıkları sigortalıların
               ölüm tarihi bakımından olduğu, durumlarındaki özdeşlik nedeniyle her iki grubun

               40  2020/87405 numaralı başvuru hakkında verilen 09.11.2020 tarihli Tavsiye Kararı


                                                                        2020 YILLIK RAPOR  131
   127   128   129   130   131   132   133   134   135   136   137