Page 477 - 2022-Yillik-Rapor-web
P. 477

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU



                 7.15 MÜLKİYET HAKKI

                 Mülkiyet hakkı gerek ulusal anayasalar gerekse de uluslararası insan hakları sözleşmeleri
                 ile güvence  alınan temel hak  ve  hürriyetler  arasında  yer almaktadır.  Nitekim
                 Anayasanın 35’inci maddesinde herkesin, mülkiyet ve miras haklarına sahip olduğu, bu
                 hakların, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabileceği ve mülkiyet hakkının
                 kullanılmasının toplum yararına aykırı olamayacağı hüküm altına alınmıştır.

                 Anayasanın mülkiyet hakkını güvence altına alarak düzenleyen 35’inci maddesi dışında
                 birçok maddesinde de mülkiyet hakkını ilgilendiren hükümlere yer verilmiştir. Bu
                 maddelerin en başında “Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması”na ilişkin düzenlemeyi
                 içeren 13’üncü madde gelmektedir. Buna göre,  “Temel hak ve hürriyetler, özlerine
                 dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı
                 olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna,
                 demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı
                 olamaz.” Bunun yanında, mülkiyet hakkı kaynaklı Kurumumuza yapılan başvurularda,
                 sıklıkla incelemeye konu olan maddelerin başında ise kamulaştırmaya ilişkin 46’ncı
                 madde, toprak mülkiyetine ilişkin 44’üncü madde, kıyılardan yararlanmayı düzenleyen
                 43’üncü madde, tarih, kültür ve tabiat varlıklarına ilişkin 63’üncü madde, ormanlara
                 ilişkin 169 ve 170’inci maddeler gelmektedir.

                 Mülkiyet  hakkına  ilişkin  uyuşmazlıklar,  Anayasada  güvence  altına  diğer  haklardan
                 farklı  olarak  imar  hukukundan,  medeni  hukuka,  idare  hukukundan,  ceza  ve  ceza
                 usûl hukukuna kadar aynı anda birden fazla hukuk dalını ilgilendirebilmekte ve bu
                 yönlerden ayrıntılı inceleme ve araştırmayı gerektirebilmektedir
                 2022 yılı içinde KDK’ya gelen başvurular incelediğinde başvuruların konusunun ağırlıklı
                 olarak; kamulaştırma talepleri, kamulaştırma bedelinin ödenmesi, kamulaştırmasız
                 el  atma,  kadastro  yenileme  çalışmaları,  imar  planları,  tapu  sicilinin  düzeltilmesi,
                 hazine taşınmazlarının kiralanması, arazi toplulaştırması konularından kaynaklı
                 uyuşmazlıklardan oluştuğu görülmektedir.

                 7.15.1 Kamulaştırma ve Kamulaştırmasız El Atma İle İlgili İşlemler

                 KDK,  kamulaştırma  işlemleriyle  ilgili  şikâyetlerde; Anayasanın  13, 35  ve  46’ncı
                 maddeleri ile 4721 sayılı  Türk Medeni Kanunu hükümleri, 6100 sayılı Hukuk
                 Muhakemeleri Kanunu ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümleri çerçevesinde
                 incelemesini yürütmektedir.

                 Anayasa’nın 46’ncı maddesi hükmü ve 2942 sayılı Kanun gereği asıl olan, kamulaştırma
                 işlemi yapmak suretiyle idarenin taşınmazı elde etmesi olup Anayasanın 13, 35 ve 46’ncı
                 maddelerine aykırı biçimde 4.11.1983 tarihli ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nda




             476 2022 YILLIK RAPOR
   472   473   474   475   476   477   478   479   480   481   482