Page 32 - calisma-ve-sosyal-guvenlik-1
P. 32
Genel Kurulunun 27/04/2006 gün ve 10-367/386 sayılı kararında da vur-
gulandığı üzere sosyal güvenlik, sosyal hukuk devleti tanımı içerisinde yer
alan ve bu ilkeyi oluşturan temel kavramlardan birisidir. Sosyal güvenlik
alanında oluşturulacak tüm kuralların, özde, sosyal hukuk devleti anlayı-
şına uygun olması zorunludur. Sosyal güvenlik, insanlığın en derin gereksi-
niminin bir sonucudur. Bu gereksinim, bireyin karşılaşacağı ve yaşamı için
tehlike oluşturan olaylara karşı bir güvence arayışının ürünüdür. Tehlikeye
ve yoksulluğa düşen birey için asgari bir güvence sağlamak, sosyal güvenli-
ğin varoluş koşulu, diğer bir ifadeyle, olmazsa olmazıdır. Önemli olan yön,
sosyal güvenlik kavramına, işlevsel olarak temel bir insanlık hakkı görünü-
mü yaratmaktır.
28. Doğuma dayalı borçlanma hakkından yararlanabilmek için doğum
sırasında aktif sigortalı olma şartının aranıp aranmayacağı hususunda,
geçmişte hizmet akdine dayalı olarak zorunlu sigortalılık tescilinin yapılmış
olması, bu haktan yararlanabilmesi için yeterli sayılmalıdır. Kadının fizik-
sel yapısı, doğurganlık işlevi, aile yükümlülükleri ile çalışma yaşamındaki
konumu yanında, doğum borçlanmasıyla amaçlanan sonucun tam olarak
elde edilebilmesi için, bu tip borçlanmalarda aranan doğum öncesi sigorta-
lılık, herhangi bir süre sınırına tabi tutulmamalıdır.
29. Kanun koyucunun bahis konusu düzenlemede, doğuma dayalı borç-
lanma hakkını verdiği kişinin borçlanma talep tarihinde sigortalı olması-
nı gerekli gören bir ifadeye yer vermediği ve bu düzenlemeye göre sigortalı
olanların yanında, hak sahiplerinin de yazılı talepte bulunmaları halinde
borçlanabilecekleri dikkate alındığında, böyle bir şartın var olmadığı be-
lirgindir. Aksine bir yorum, kanunda bu yönde bir sınırlamanın olmadığı
da gözetildiğinde, sosyal güvenlik hakkına aykırılık oluşturacaktır. Yar-
gıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.05.2011 gün ve 2011/10-311 Esas,
2011/322 Karar sayılı ilamı da bu doğrultudadır ...”
Hükümleri yer almaktadır.
30. Ayrıca Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin E:2009/8312
K:2010/2516 numaralı kararında da “Davacının, gerçekleştirdiği do-
ğumlar sebebiyle, ancak doğum tarihinden sonra iki yıllık süreyi geçmemek
kaydıyla, hizmet akdine istinaden işyerinde çalışmaması ve çocuğunun ya-
şaması şartlarının dışında, başkaca bir şart aranmaksızın borçlanma hak-
kına sahip olduğu kabul edilmelidir.” şeklinde hüküm kurulduğu görül-
mektedir.
KAMU DENETÇILIĞI KURUMU 31