Page 37 - calisma-ve-sosyal-guvenlik-1
P. 37
40. Bu noktadan hareketle 5510 sayılı Kanunun 41’inci maddesin-
de yer alan “4’üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki
sigortalı kadının, iki defaya mahsus olmak üzere doğum tarihinden sonra
iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla hizmet akdine istinaden işyerinde çalış-
maması ve çocuğunun yaşaması şartıyla” hükmünün, sıkça yargıya taşın-
mış bir hüküm olduğu görülmüş olup bahse konu yargı kararlarında, “IV.
Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar” bölümünde de değinildiği gibi “
Davacının, gerçekleştirdiği doğumlar sebebiyle, ancak doğum tarihinden
sonra iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla, hizmet akdine istinaden işye-
rinde çalışmaması ve çocuğunun yaşaması şartlarının dışında, başkaca bir
şart aranmaksızın borçlanma hakkına sahip olduğu kabul edilmelidir. Do-
ğuma dayalı borçlanma hakkından yararlanabilmek için doğum sırasında
aktif sigortalı olma şartının aranıp aranmayacağı hususunda ise, geçmişte
hizmet akdine dayalı olarak zorunlu sigortalılık tescilinin yapılmış olması,
bu haktan yararlanabilmesi için yeterli sayılmalıdır.” hükümlerinin yer al-
dığı görülmektedir.
41. Sosyal devlet anlayışının ve sosyal güvenlik ilkesinin temel ha-
reket noktası olan “sosyal düşünce ve zayıfı koruma” amacıyla tanınan
bu haktan yararlanmayı, geçmişte sigortalılık tescili yapılmış olduğu
halde, gerçekleşen doğumun, son defa Emekli Sandığına tabi çalışma-
sından sonra olduğu gerekçesi ile reddetmenin sosyal devlet ilkesi ve
sosyal güvenlik hakkına ve ayrıca hakkaniyete de aykırılık teşkil ettiği
görülmüştür.
42. Diğer taraftan Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin E:2004/7771
K:2004/12651 numaralı kararında, “Görevi ve ödevi Anayasa ve Yasa-
larla belirlenmiş olan Kurumun kendi hatası sonucu davacının isteğe bağlı
sigortalılığını kabul edip, uzun yıllar sonra iptaline karar vermesi MK’nun
2.maddesinde gösterilen dürüstlük kurallarıyla bağdaşmamaktadır.” olgu-
suna yer verilmiştir.
43. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin E:2004/2815 K:2004/5904 içti-
hadında, “Başlangıçta sigortalı statüsünde olmayan davacıyı sigortalıymış
gibi kabul ederek primlerini de tahsil eden ve bu primleri uzun süre kul-
lanan Kurumun, son aşamada davacının sigortalı olmadığını ileri sürmesi
objektif iyi niyet kurallarına aykırıdır.” kabulü yer almaktadır.
44. Yine Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin E:2007/20128
K:2008/16082 içtihadında, “Sosyal güvenlik kurumlarının anayasal
36 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU