Page 62 - ekonomi-maliye-ve-vergi-1
P. 62

da kusuru bulunduğu şeklinde bilirkişilik görüş ve kanaati belirtilmiş-
            tir.
               Diğer taraftan şikâyet konusu çerçevesinde ve idarenin, şikâyetçiye
            yapacağı ödemeye faiz uygulamamasına ilişkin olarak çeşitli yargı ka-
            rarları da tetkik edilmiştir.
               64. Anayasa Mahkemesi’nin E:1997/34 K:1998/79 sayılı kararın-
            da, “(…) Faiz, kişi veya kurumların kullanımına terk ve tahsis edilen nakdî
            sermayeye karşılık sermaye sahibi lehine oluşan medenî bir “semere” veya
            “ivaz”dır. Ayrıca alacaklının zararını karşılama işlevi olan, edimini taahhü-
            düne uygun biçimde süresinde; muaccel borcunu vadesinde ödemeyen borç-
            lunun, bu süreden yararlanmış olma sonucu alacaklı lehine doğan nakdî bir
            ödentidir. Kaynağı, asıl alacağın kaynağını oluşturan, hukukî işlem, hukukî
            fiil veya kanundur. Asıl alacağa bağlı olarak doğan fer’i bir haktır. “ tanım-
            lamalarına yer verilmiştir.
               65. Yine Anayasa Mahkemesi’nin, E:1988 7 K:1988 27 sayılı kara-
            rında “(…) Bilindiği gibi faiz; ekonomik açıdan, “paranın fiatı”dır. Herhan-
            gi bir kimse, kendisine ait olmayan bir parayı, hangi isim altında olursa
            olsun, belli bir süre kullandığı paranın asıl sahibine “faiz” ödemek zorunda-
            dır.” hükmüne yer verilmiştir.
               66. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun E:2001/21 105 K:2001/139
            sayılı kararında, “ Mahkeme ile Özel Daire arasındaki uyuşmazlık, 3201
            sayılı Yasaya göre, yurt dışı hizmetlerini borçlanan ve buna bağlı kendisine
            yaşlılık aylığı bağlanan bir Türk Vatandaşının uzun sayılabilecek bir süre
            sonra; yaşlılık aylığından yararlanma koşullarından biri olan yurda kesin
            dönüş  koşulunun  bulunmadığının  anlaşılması  üzerine,  Kurumca;  gerek
            borçlanma ve gerekse yaşlılık aylığının iptaliyle, borçlanma sırasında Kuru-
            ma döviz karşılığı ödenen Türk Parasının davacıya iade edilmek istenmesi
            halinde, bu bedele faiz uygulanıp uygulanmayacağına ilişkindir.
               67. Mahkeme; borçlanma bedelinin, ne kadar süre geçerse geçsin iade
            edilmek istendiği tarihe kadar ki dönem için faize hükmedilmeyeceğine
            karar vermiş, Özel Daire ise, faiz kurumuna ilişkin esaslar çerçevesinde,
            davacının faiz isteme hakkı olduğunu kabul etmiştir. (Davacının borçlan-
            ma ile ilgili işleminin kurumca iptal edildiği ve bu iptal nedeniyle davacının
            borçlanma karşılığı bulunan primlerini geri aldığı ve geri alma sırasında
            faiz hakkında BK. 113. maddesi gereğince ihtirazi kayıt dermeyanında bu-
            lunduğu uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, davacının borçlanmanın



                                                               KAMU DENETÇILIĞI KURUMU  57
   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67