Page 529 - kamu-personel-rejimi-2
P. 529

b) İdari yargı yerlerinin yaklaşımına bakıldığında ise, kavrama
            fonksiyonel bir yapı ve karakter kazandırıldığı görülmektedir. Gerçek-
            ten de, yargısal pratiğe bakıldığında, yargı yerlerinin bu konuda kesin
            bir tanım vererek kendilerini bağlamaktan kaçınmak amacıyla olsa ge-
            rek, her olaya göre ayrı ayrı inceleme yapıp karar verme yolunu, yani
            ampirik metoda yönelmeyi yeğlemiş bulundukları görülmektedir[*].
            Kazanılmış  hak  kavramının  yargısal  içtihatlarda  bürünmüş  olduğu
            bu niteliği, yani fonksiyonel ve esnek olması, bir bakıma onun temel
            niteliği ve hatta varlık nedeni olmuştur denilebilir [*]. Çünkü uygula-
            maya bakıldığında, söz konusu kavram ve kurumun, değişen hukuksal
            koşullar nedeniyle önceki hukuksal koşullar zamanında doğmuş bulu-
            nan öznel ve somut hukuksal durum yahut statülerden kurtarılabile-
            cek olanları kurtarmak için başvurulan bir maymuncuk rolü oynadığı
            görülmektedir. İşte bu özelliği, onun tanımlanamaz olduğunun yada
            tanımını yapmaya kalkışmanın ne denli güç olduğunu apaçık bir şe-
            kilde ortaya koymaktadır[*]. Bu nedenledir ki, bazı yazarlar onu hiç
            tanımlamamanın belki de niteliğine ve işlevine daha uygun düşeceğini
            düşünmektedirler[*]. Zira, bunlara göre, yapılacak her tanım deneme-
            si, somut bir olaydaki kazanılmış hakkı bu korumanın kapsamı dışın-
            da tutma riskini de beraberinde taşır ve belki de Danıştay’da bu riske
            girmek istemediği içindir ki kavramı tanımlamak yerine, ona yükle-
            diği anlamı her somut olaya göre ayrıca ortaya koymayı tercih etmiş-
            tir. [*]   denmek suretiyle kazanılmış hakkın özellikle kamu hukuku
            alanında yargısal içtihatlarla belirlendiğine, esnek ve fonksiyonel
            niteliğinin doğasından kaynaklanmakta olduğuna, bu nedenle de
            yargı yerlerinin bu konuda bir tanım vererek kendilerini bağla-
            maktan kaçındıklarına ve her somut olayda bu kavramın yeniden
            değerlendirilmesine ihtiyaç duyulduğuna vurgu yapılmıştır.
               30) Somut olayımızda, Türk Silahlı Kuvvetlerine mensup pilot,
            silah sistem operatörü uçuş ekibi personeli, paraşütçü, denizaltıcı, dal-
            gıç ve kurbağa adamlar ile adaylarının; niteliklerinin, hizmet süreleri-
            nin, tazminatların ödenmesine ilişkin esas ve yöntemler 2629 sayılı
            Uçuş, Paraşüt, Denizaltı, Dalgıç ve Kurbağa Adam Hizmetleri Tazmi-
            nat Kanun’unda düzenlenmiştir. 02.11.2011 tarihli ve 28103 müker-
            rer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, 11.10.2011 tarihli ve 666 sayılı
            KHK’nin 6 ncı maddesiyle; uçuş, dalış ve atlayış tazminatları yönünden






           524   KAMU DENETÇILIĞI KURUMU
   524   525   526   527   528   529   530   531   532   533   534