Page 406 - kamu-personel-rejimi-3
P. 406
mahkeme kararlarında, resmî yazılarda ve kamu görevlilerinin ifadele-
rinde sarf edilen söz veya ifadeler nedeniyle kişiler hakkındaki masu-
miyet karinesinin ihlal edilmemesi için kullanılan ifadelerde seçilecek
kelimelere azami özen gösterilmesi gerekir (Ali Atlı, B. No: 2013/500,
20/3/2014, § 35).” hükümlerine yerverilmiştir.
26. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu 17/04/2008 tarih-
li ve E:2005/270, K:2008/1286 sayılı kararında, Anayasa’nın 2
nci maddesinde belirtilen hukuk devleti ilkesine vurgu yapılarak bu
bağlamda, idarenin işlemlerinde kamu yararının sağlanması amacını
gütmesi, nesnel adil ve hakkaniyet ölçütlerini gözetmesi gerektiği, bu
nedenle, idarenin yasalarla kendisine tanınan takdir yetkisini adalet,
hakkaniyet ve kamu yararı ilkelerini göz önünde tutarak kullanması,
Anayasanın 10 uncu maddesi kapsamında, kanun önünde eşitlik ilke-
sine uygun hareket etmesi gerektiği hususlarına vurguyapılmıştır.
27. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 09/10/2013
tarihli ve E:2010/890, K:2013/2890 sayılı kararında “Tapu Sicil
Müdürü olarak görev yapan davacının görevden uzaklaştırılmasına ve
durumunun iki ayda bir incelenmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle
açılan davada, görevden uzaklaştırmanın, yalnızca yürütülen soruşturma
ya da kovuşturma nedeniyle suç delillerinin ortadan kaldırılmasını engelle-
yen bir önlem olmadığı, memurun işlediği ileri sürülen suçun niteliğine ve
yürüttüğü görevin önemine göre, görevi başında kalmasının sakıncalı oldu-
ğu kanaatine varılan hallerde, kamu hizmetinin düzenli, sağlıklı bir şekilde
yürütülmesini ve hizmetten yararlananların güven duygusunun sarsılma-
sının önüne geçilmesini amaçlayan geçici bir tedbir olduğu sonucuna
varılmaktadır. Şüphesiz ki, bu tedbirin uygulanması görevden uzaklaş-
tırılan kişinin suçlu olduğu anlamına gelmemektedir. Uyuşmazlık konusu
olayda, tapu sicil müdürü olan ve tapu kayıtlarının gerçeğe uygun ve
düzenli bir şekilde tutulmasından sorumlu olan davacının, “kendisine
emanet edilen tapu sicilleri üzerinde hukuki sebepten yoksun sahte
tesciller oluşturduğu” iddiasıyla yargılandığı anlaşılmaktadır. Davacı-
ya isnat edilen fiilin yürüttüğü hizmetle doğrudan ilgili olduğu açıktır. Bu
itibarla, davacıya isnat edilen filler ve bu nedenle hakkında açılan ceza
davası, yürüttüğü hizmeti ve hizmetten yararlananları olumsuz etkile-
yecek nitelikte olduğundan, görevden uzaklaştırılmasına dair işlemde
hukuka aykırılık görülmemiştir.” hükmüne varılmıştır.
KAMU DENETÇILIĞI KURUMU 401