Page 213 - kdk-2014-yillik-rapor

uluslararası normların dikkate alınması Kurumumuza bu konuda gelen bir
hususunun hizmetin sunumu sırasında şikâyet başvurusu hakkında, şikâyetçi,
dikkate alınacağı açıklanmıştır. Danıştay İdari Dava Daireleri Kuru-
lu’nun 14/06/2011 tarih ve 2011/90 sayılı
Anılan Kanunun “İşletmecilerin hak ve kararı uyarınca, Maliye Bakanlığı ile Di-
yükümlülükleri” başlıklı 12 nci mad- yanet İşleri Başkanlığı arasında imzala-
desinin (h) bendi ile elektronik haber- nan ve 01/01/2007 tarihinde yürürlüğe
leşme hizmeti sunmak üzere yetkilendi- giren, Hazineye ait taşınmazlar üzerinde
rilen işletmecilere; elektronik haberleşme bulunan Diyanet İşleri Başkanlığın-
şebekelerinden kaynaklanan elektro- da tarafından yürütülen cami, mescit
manyetik alanlara kamu sağlığını teh- ve bunların müştemilatının baz istas-
dit edecek şekilde maruz kalınmasının yonu kurulması ve ticari faaliyetlerde
engellenmesi ile ilgili önlemlerin bu kullandırılması amacı ile kiralanmasına
Kanun çerçevesinde alınması ödevini ilişkin esasları belirleyen protokolün bazı
getirmektedir. maddelerinin yürütmesinin durdurul-
masına karar verilmesi nedeni ile evinin
Avrupa Sosyal Şartının “Sağlığın ko- karşısında bulunan bir cami minaresinde
runması hakkı” başlıklı “ 11 inci mad- bulunan baz istasyonunun kaldırılması
desinde ise sözleşme taraflarına yükle- talep edilmiştir. Konuya ilişkin yapılan
nen, sağlığın korunması hakkının araştırma neticesinde, şikâyetçinin talebi
etkili bir biçimde kullanılmasını sağla- haklı bulunarak ilgili kuruma tavsiyede
93
mak amacıyla, ya doğrudan ya da bulunulmuştur.
kamusal veya özel örgütlerle işbirliği
içinde, diğer önlemlerin yanı sıra, Meskun mahalde baz istasyonu kurul-
sağlığın bozulmasına yol açan nedenleri ması hususu yargıya da taşınmış, yargı
olabildiğince ortadan kaldırma ödevine erki çok tartışmalı olan bu konuda; “baz
94
yer verilmiştir.

93 2014/2905 şikâyet numaralı başvuru için verilen 11/12/2014 tarihli Tavsiye Kararı.
94 Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 06/11/2008 tarih, E:2007/14402 ve K:2008/13542 sayılı kararı; ayrıca bu konuda Yargıtay 4.Hukuk
Dairesinin E:2004/2954 ve K:10516 sayılı kararına bakılabilir:“…davalıya Telekomünikasyon Kurum Güvenlik Sertifikası adı al-
tında bir kullanma belgesi verilmiştir. Sertifikadan kullanımla ilgili limitler belirtilmiştir. Bilirkişiler tarafından yapılan inceleme
sonunda sertifikada belirtilen limitlerin yönetmelikte belirtilen limitlere uygun olduğu, hatta yönetmelikteki limitlerin de altında
bulunduğu belirtilmiştir. Ne var ki, yapılan bu belirlemelerle bir zararın olmayacağı kabul edilemez. Yönetmelik ve bu yönet-
melikteki ölçülere göre verilen sertifika soyut bir belirlemeyi içermektedir. Bu bağlamda, o anda, o yerde ve güçte kurulacak is-
tasyonun değerlerini belirtmektedir. Nitekim sertifika da bu nitelikleri içermekte olup, kurulan istasyonun çevresindeki binaların
konumunu belirtmemektedir. Bu da sertifikadaki ölçülerin tüm bilimsel verilere uygun olduğu ve zarar doğurmayacağı anlamına
gelmez. Kaldı ki, yönetmeliğe uygun bir işlem yapılsa bile buna karşın çevreye verilen zarardan eylemde bulunanın sorumlu
olmayacağı sonucu doğmaz. Ayrıca yargıç uyuşmazlığın çözümünde yönetmeliğe değil, yasaya, genel hukuk kurallarına ve bu
bağlamda sorumluluk hukukunun ilkelerine göre karar vermek zorundadır. Bunun içindir ki, yerel mahkemenin yönetmeliği
ve yönetmeliğe göre verilen sertifikayı bağlayıcı olarak kabul etmemelidir. Bilirkişiler de dava konusu istasyondaki ölçümlerin
yönetmelikteki limitlerin altında olduğunu ancak kurulan istasyonun davacının binasının çok yakınında bulunduğunu, uzun
sürede insan sağlığı için tehlike yarattığını ve yerleşim yerlerine uzakta kurulması gerektiğini belirtmişlerdir. Yapılan bu bilimsel
açıklamalar nedeniyle tek başına ölçüm sonuçlarının düşük olması zarar doğurmayacağı anlamına gelmez. Diğer koşulların, bu
bağlamda tesisin kurulduğu yerin yerleşim yerlerine ve davacının evine olan yakınlığı ile davacının eşi ile birlikte sürekli evde
oturup küçük yaştaki torununa bakmakta olduğunun da göz önünde tutulması gerekir…”

213