Page 240 - 6. yılında ombudsmanlık web
P. 240

Spano. Günümüze “ikincillik çağı” “subsidiarite çağı” diyecek kadar ileriye gitmiş du-
            rumdadır. İşte, bu fonksiyonu yerine getirmesi bakımından Kamu Denetçiliği Kurumu-
            nun da önemi artıyor.

               Şimdi geleyim Kamu Denetçiliği Kurumunun gelecek hedefleri yönünden bir de-
            ğerlendirme yapmaya. Öncelikle, tüm konuşmacılar ve sabahki oturumlarda, sabahki
            konuşmalarda bu açığa çıktı. Kamu Denetçiliği Kurumu bugüne kadarki inceleme, ka-
            rar ve raporlarında idarenin denetimine yönelik asgari standartları ortaya koymuştur,
            artık bundan dönüş yok bence, bunu tespit etmek lazım. Kurumun birey odaklı yakla-
            şımının bundan sonraki faaliyetlerinde de temel ilke olarak esas alınması gerekir, bu
            birinci.

               İkincisi, Değerli hocam değindi az önce, Bayram Hocam: Kamu yönetiminin temel
            ilkeleri ve yeniden yapılandırılması hakkındaki kanun tasarısı, eksiklerine rağmen…
            Yani iyi yönetim ilkeleri bakımından eleştiriler getirilmiştir bu kanuna fakat maalesef
            -bu kanunun 2004’te, tabii, neden kanunlaşmadığının hikâyesini burada uzun uzadıya
            anlatacak değilim ama- bu idari vesayet neticesinde yasalaşma süreci tamamlan-
            mamıştır. Bu yasanın tekrar gündeme getirilmesinin faydalı olacağını düşünüyorum.
            Hem değerli hocamın söylediği iyi yönetim ilkelerinin yasallaşması bakımından hem
            de geldiğimiz aşamada demokratik ilkelerin idare yönünden kanunlaşmış olması ba-
            kımından faydalı olacağını düşünüyorum.

               Kamu Denetçiliği Kurumunun tavsiye kararlarında insan hakları ve iyi yönetim il-
            keleri arasındaki bağlantının kanımca açıklığa kavuşturulması lazım. Şimdi biraz eleş-
            tirel kısma gelebilirim herhâlde. Çünkü bu kararlarda bunların iç içe geçtiğini görüyo-
            ruz yani iyi yönetim ilkeleri, iyi yönetim hakkıyla eş değer olarak görülebiliyor veyahut
            da iyi yönetim ilkeleri içerisinde insan hakları ilkelerinin de ele alındığını, hukuka
            ve hakkaniyete uygunluk içerisinde hem insan hakları hem iyi yönetim ilkelerinin
            incelendiğini görüyoruz pek çok kararda, pek çok karar sayabilirim. Dolayısıyla bunlar
            arasında elbette ben keskin bir ayrım olabileceğini savunmuyorum ama en azından
            buna ilişkin ilkelerin benimsenip her başlık altında neyle ilgiliyse onunla ilgili husus-
            ların incelenmesi… Şimdi, denilebilir ki: “Efendim, her başvuru, hukuka ve hakkaniyete
            uygunluk, iyi yönetim ilkeleri ve insan haklarıyla ilgili olmak zorunda mıdır?” Elbette
            değil. Her başvuru bir insan hakları meselesi ortaya çıkarmayabilir. O vakit kararda “Bu
            başvuruda insan hakları yönünden -teknik açıdan söylüyorum ama bunu, uygun bir
            lisan elbette bulunabilir- ayrıca inceleme yapılmasını gerektirecek bir hususa rastlan-
            mamıştır.” şeklinde bir açıklık getirilirse bu bence daha iyi olur. Şu bakımdan iyi olur:
            Aksi takdirde, bazen başvurucular kendilerini olmayan bir hakkın öznesi olarak nite-





        238   14 ŞUB A T 2019
   235   236   237   238   239   240   241   242   243   244   245