Page 139 - soma rapor 30122014
P. 139
İşi” 4857 sayılı İş kanunu hükümleri açısından muvazaalı (hileli) olarak görülmektedir. Konuya ilişkin olarak hem
Sayıştay KİT raporlarında, hem de TKİ tarafından yayımlanmış olan 2013 yılı Faaliyet Raporunda bu duruma
dikkat çekilmiştir. Asli görevi kömür işletmeciliği olan, gerekli bilgi birikimi ve teknik personel desteğine sahip
Türkiye Kömür İşletmeleri'nin asıl işi olan yeraltı kömür üretimini, hizmet alım sözleşmesi ile iş güvenliğini göz
ardı ederek, maliyet kaygısıyla alt işverene devretmesi nedeniyle; TKİ Yönetim Kurulu Başkanı; TKİ İşletme
Dairesi Başkanı, asli kusurludur." ifadeleri dikkat çekici görülmüştür.
Sonuç olarak, 3213 sayılı Maden Kanunu, ruhsat sahibini özne olarak kabul eden, maden
sahasında ruhsat sahibince çalışılacağını öngören, gerek genel hükümleri gerekse yaptırımları
bakımından ruhsat sahibini muhatap kabul eden bir yasadır. Bu nedenle rödövans ve taşeronluk
gibi uygulamalar kanunun ruhsat sahibi esaslı omurgasıyla ters düşmektedir. Tüm bu hususlar
bir arada düşünüldüğünde; Türkiye’nin yeni bir madencilik stratejisine ihtiyacı olduğu,
rödövans ve hizmet alımı gibi yöntemlerin temelden gözden geçirilmesi ve akıbetine karar
verilmesi gerektiği açıkça ortaya çıkmaktadır.
1.3.4. Soma Özelinde Dayıbaşı / Taşeron Uygulaması
Soma'da konunun tarafları ile yapılan görüşmelerde sıklıkla yakınılan ve işçileri ne
pahasına olursa olsun bir üretim yarışına zorladığı iddia edilen "dayıbaşılık" sistemine de önemi
gereği Raporumuzda değinme ihtiyacı duyulmuştur.
Soma kazası ile tekrar gündeme gelen tarım sektöründe yaygın bir uygulama olan halk
arasında “dayıbaşılık”, sistemde “taşeronluk” olarak adlandırılan uygulama Soma özelinde
“hadihadicilik” şeklinde ifade edilmektedir.
TKİ'nin hizmet sözleşmelerinde, üretimde taşeronların çalıştırılmasını yasaklamasına
rağmen maden ocağında 30’ar 60’ar kişilik işçi gruplarının başında ekipler halinde dayıbaşı
denilen kişiler bulunmaktadır. İşçiler Soma Kömürleri A.Ş.’nin kadrosunda çalışmaktayken
aslında dayıbaşılar tarafından işe alınmaktadır. Maden ocağında dayıbaşıların emrinde çalışan
işçiler, ücretlerini de bu kişilerden almaktadırlar. İşveren şirket dayıbaşına işçi başına ödeyeceği
ücreti söylemekte, dayıbaşı işsiz madencilere ulaşıp onların zor durumlarından faydalanarak
kendilerine işverenin önerdiği ücretten daha azını teklif etmektedirler. Dayıbaşılar, şirketten
aldıkları maaşla birlikte getirdiği işçilerin çalışmasıyla doğru orantılı olarak işverenden prim de
almaktadırlar.
Birebir alt işverenliği uygulayan dayıbaşılar yasal zeminde yer almadıkları için fatura
kesip vergi ödememekte, işçinin başına herhangi bir kaza geldiğinde ya da işten çıkarıldığında
sorumluluklarına gidilememektedir. Şirkete işçi kazandıran ve yetişmiş ekibi olan bu
125