Page 412 - sosyal-haklar-ve-alanlar
P. 412
Anayasanın 10 uncu maddesi kapsamında, kanun önünde eşitlik ilke-
sine uygun hareket etmesi gerektiği hususlarına vurgu yapılmıştır.
17. Danıştay’ın 13. Dairesi 24/02/2015 tarih, 2011/665 Esas
ve 2015/722 Karar sayılı ilamında; kararımızın 13 numaralı parag-
rafında değinilen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun 01/02/2011
tarihinde aldığı 3065 sayılı Kurul Kararı’nın iptali istemiyle açılan da-
vanın ilk derece mahkemesi sıfatıyla yaptığı yargılaması neticesinde;
“…davalı idarenin elektrik piyasasında faaliyet gösteren tüzel kişilerin uy-
gulayacakları tarifeleri belirleme konusunda yetkisi bulunduğu, bu yetkiyi
kanunla kendisine bırakılmış alan ve sınırlar içerisinde kullanarak yetkili
makam veya organlarınca karar alabileceği açıktır. 3093 sayılı Kanun’un
4. maddesinin (c) bendinde, elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tü-
zel kişilerin hazırlayacağı elektrik faturalarında tarife bileşenleri; iletim,
dağıtım ve perakende satış hizmetlerine ilişkin bedeller ile elektrik enerjisi
satış bedeli olarak ikiye ayrılmış; iletim, dağıtım ve perakende satış hizmet
bedelinin TRT payı matrahına dahil olmadığı kurala bağlanmış ve TRT pa-
yının yalnızca elektrik enerjisi satış bedeli üzerinden alınacağı açıkça dü-
zenlenmiştir. Bununla birlikte, “elektrik enerjisi satış bedeli “kavramının
hangi unsurları kapsadığı belirsiz olup, bu kavramın içeriğini belirlemenin
tarife bileşenlerini tespit etme görevi bulunan Kurul’a ait olduğu kuşkusuz-
dur. Kaldı ki, 3093 sayılı Kanun’da “kayıp enerji bedeline “ilişkin açık bir
hüküm bulunmamakta olup, kayıp enerji bedelinin tarife bileşenlerinden
hangisine dahil olduğunun belirlenmesi gerektiği de tabiidir. Nitekim Ku-
rul tarafından da bu çerçevede yukarıda alıntılanan ve dava konusu edilen
düzenlemeler yapılmıştır. Öte yandan, tüketici tarafından tüketilmeyen
bir unsurun satış bedeli içinde değerlendirilemeyeceği, bunun dağıtım ve
iletim gibi şebekeye ait bir maliyet unsuru olduğunun kabulü gerekmekte-
dir. Davacı tarafından ayrıca, Anayasa’ya göre vergi, resim, harç ve benzeri
mali yükümlülüklerin kanunla konulacağı, değiştirileceği veya kaldırılaca-
ğı, dava konusu işlemle bu hükmün ihlal edildiği belirtilmekle birlikte; dava
konusu işlemle Kanunu aşar şekilde mali yükümlülüklerin kaldırılmasının
söz konusu olmadığı, 3093 sayılı Kanun’da belirtilmeyen bir unsurun 4628
sayılı Kanun’un Kurul’a verdiği yetkiler çerçevesinde hangi tarife kalemine
dahil olduğunun yorumlandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, kayıp enerji-
ye ilişkin bedeli TRT payı matrahı dışında bırakan dava konusu Kurul kara-
rının 3093 sayılı Kanun’un 4. maddesinin (c) bendine aykırılık taşımadığı,
KAMU DENETÇILIĞI KURUMU 411