Page 91 - sosyal-haklar-ve-alanlar
P. 91
19. Konuya ilişkin Kira Yardımı Uygulamaları Kılavuzu ile
kişilerin yıkılmadan önce yapılarda fiilen ikamet etme şartı ge-
tirildiği (söz konusu düzenlemelere karşı açılan davanın 13 nolu
paragrafta yer verilen Danıştay kararı ile reddedilmiştir), 3.1. nu-
maralı paragrafının (g) alt bendi ile bina malikinden yalnızca risk-
li olarak tespit edilen yapıda ikamet ettiğine ve riskli olarak
tespit edilen yapıyı tahliye ettiğine dair eski ve yeni adresini
gösteren belge istenildiği bunun dışında söz konusu Kılavuzda açık-
ça “riskli yapı raporunun onaylandığı tarihten sonraki bir ta-
rihte tahliye “gibi bir koşulun getirilmediği gibi buna yönelik
herhangi bir belgenin de istenilmediği görülmektedir.
20. Hukuk devleti ilkesinin bir gereği de “idari faaliyetlerin belirli-
liği ilkesi”dir. Hukuk devletinde idarenin eylem ve işlemlerinin
idare edilenler tarafından önceden tahmin edilebilir olması
gerekir. İdare takdir yetkisine sahip olduğu alanlarda dahi tam bir
serbestiye sahip değildir. İdare bu yetkisini tüzük ve yönetmelik gibi
genel kurallarla düzenlemek ve bu düzenlemelere uymak zorundadır.(
Kemal Gözler, İdare Hukuku, cilt I, Bursa 2009,s.126)
21. 6306 sayılı Kanun ile yasal zemine oturtularak, daha sonradan
çıkarılan düzenleyici işlemlerle yararlanma şartları belirlenen “kira
yardımını “ödeyip ödememe noktasında idarenin takdir yetkisi bulan-
mamaktadır. Bu konuda idarenin; yürürlükteki düzenleyici işlemlere
uygun davranarak şartları taşıyan herkese kira yardımı ödemesinde
bulunması gerekmektedir. Somut olayda, 17, 18 ve 19 nolu paragraf-
larda açıklandığı üzere, konu ile ilgili düzenlemelerde, yalnızca riskli
yapı ruhsatı onay tarihinde fiilen binada ikamet edenlere kira yardı-
mı yapılacağına veya onay tarihinden önce binayı tahliye edenlere kira
yardımı yapılmayacağına ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı, dola-
yısıyla idarenin şikayet başvurucusunun talebini reddetmesinin
yasal bir dayanağının bulunmadığı ayrıca idarenin mevzuatta
yer almayan bir şart ileri sürmesinin ise şikayetçi tarafından
öngörülebilir olmadığı ve 20 nolu paragrafta yer verilen “idari
faaliyetlerin belirliği ilkesine “aykırı olduğu anlaşılmaktadır.
22. Kaldı ki şikayet başvurucusu; öngörülü davranarak, can ve mal
güvenliğini öncelemiş, riskli ve tehlikeli olduğu ortaya çıkan yapıyı
tahliye etmiştir. Şikayet başvurucusunun bu davranışı hayatın olağan
90 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU