Page 704 - temel-haklar
P. 704
16. 19/03/2011 tarihli ve 27879 sayılı Resmi Gazetede ya-
yımlanan “İşyerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlen-
mesi” konulu Başbakanlık Genelgesinde; “…kamu kurum ve
kuruluşları ile özel sektör işyerlerinde gerçekleşen psikolojik tacizin
çalışanların itibarını ve onurunu zedelediği, verimliliğini azalttığı ve
sağlığını kaybetmesine neden olarak çalışma hayatını olumsuz etkile-
diği, kasıtlı ve sistematik olarak belirli bir süre çalışanın aşağılanması,
küçümsenmesi, dışlanması, kişiliğinin ve saygınlığının zedelenmesi,
kötü muameleye tabi tutulması, yıldırılması ve benzeri şekillerde or-
taya çıkan psikolojik tacizin önlenmesi, iş sağlığı ve güvenliğinin ve
çalışma barışının geliştirilmesi için bazı tedbirlerin alınması gerektiği,
işyerinde psikolojik tacizle mücadelenin öncelikle işverenin sorumlu-
luğunda olduğu, işverenlerin çalışanların tacize maruz kalmamaları
için gerekli bütün önlemleri alacakları, bütün çalışanların psikolojik
taciz olarak değerlendirilebilecek her türlü eylem ve davranışlardan
uzak duracakları” belirtilmiştir.
B. Şikayet Konusuna İlişkin Uygulamalar
17. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 12/02/2013 tarihli ve E.
2010/38293, K.2013/5390 sayılı kararı; “Somut olayda, dava-
cı, öncelikle iddia ettiği olayları sonrasında da kişilik haklarının ihlal
edildiğini ispat etmelidir. Dosyadaki e-maillerin içeriği incelendiğinde
gayet nezaketli bir dil kullanıldığı gibi, verilen talimatların işin gereği,
bankanın işleyişi için, hatta geçici görevlendirme kapsamında olduğu
izlenimi doğmaktadır. Davacının konumu itibariyle talimatların sırf
küçük düşürme amaçlı olduğu kabul edilecek olsa dahi mobbingde
her şey den önce süreklilik esastır. Kaldı ki, böyle bir sonuç çıkar-
maya çalışmak zorlama bir yorum olacaktır. Yöneticinin görevini
yapmak için otoriter olması yukarıda da bahsedildiği gibi mob-
bingin uygulandığı anlamına gelmez. Ayrıca, davacının pek tabii
olarak 4857 sayılı yasanın 22. maddesi uyarınca iş koşullarında esas-
lı değişiklik sebebiyle bu tür görevlendirmeleri kabul etmeme hakkı
vardır. Davacının tek tanığının beyanları da olayların ispatı açısından
yetersiz olup, koşulları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddi ye-
rine kabulü hatalıdır.” şeklindedir.
18. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 25/9/2013 tarihli ve
E. 2012/91925, K. 2013/1407 sayılı kararında; “Türk Hukukunda
KAMU DENETÇILIĞI KURUMU 699