Page 137 - KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
P. 137
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
neticesinde; başvurana ait bağımsız bölümün ortalama emsal (kıyas) değer olarak hesaplandığı
belirtilen 510,619 kWh değeri üzerinden faturalandırmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu
sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Açıklanan gerekçelerle başvurunun kabulüne; “Merkezi Isıtma ve Sıhhi Sıcak Su Sistemlerinde
Isınma ve Sıhhi Sıcak Su Giderlerinin Paylaştırılmasına İlişkin Yönetmelik”te; merkezi sistemlerle
ısıtma yapılan bağımsız bölümlerdeki mahal sıcaklıklarının asgari 15°C olacak şekilde
ayarlanmadığının tespitine ilişkin usulün belirlenmesi ile tespit halinde yapılacak uygulamaya
ilişkin düzenleme yapılması hususunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığına Tavsiyede Bulunulmasına,
89
karar verilmiştir .
28 Şubat Sürecinde Görevlerine Son Verilmesi Nedeniyle Çalışılamayan Sürelere İlişkin
Özlük Haklarının Verilmesi Amacıyla Kanun Tasarısı Hazırlaması
Başvuran, 1997 yılında (Mülga) Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü
taşra teşkilatının personel ihtiyacını karşılamak üzere açılan sınavın yazılı ve sözlü aşamalarında
başarılı olduğunu ve atamasının gerçekleştirildiğini, 12 ay görev yaptıktan sonra 28 Şubat sürecinde
bahsi geçen sınavın iptal edildiği gerekçesiyle görevine son verildiğini, bu işlemin dayanağı olan
sınav iptali işleminin hiçbir hukuki dayanağı olmayıp politik ve ideolojik gerekçelerle mağdur
oluğunu, 2013 yılında 6495 sayılı Kanun’un Geçici birinci maddesinin birinci fıkrasına istinaden
yeniden görevine döndüğünü, geriye dönük hizmetlerinin sayılmadığını ve özlük haklarından
mahrum kaldığını, çalışamadığı 1997 ile 2013 arasındaki döneme ilişkin özlük haklarının iadesi için
Bakanlığa başvuruda bulunduğunu, ancak başvurusunun reddedildiğini, bu durumun Anayasaya,
kanun önünde eşitlik ilkesine, sosyal devlet ilkesine, sosyal hukuk devleti ilkesine, Devletin çalışma
hakkına ilişkin görevlerine, taraf olduğumuz Birleşmiş Milletler ve İLO Sözleşmelerine aykırı
olduğunu, ayrımcılığa maruz kaldığını, emsallerine nazaran hem maddi hem de manevi açıdan
zarara uğradığı ifade ederek; 1997 ile 2013 yılları arasında yoksun kaldığı tüm özlük haklarının
iadesi konusunda gerekli incelemenin yapılarak mağduriyetlerinin giderilmesini talep etmektedir.
Memurların her türlü özlük haklarının kanunla düzenlenmesi gerektiği yönündeki Anayasa hükmü
ve idarenin yasama organı tarafından kanunla verilmemiş bir yetkiyi kullanmasının söz konusu
olamayacağı veya kanunda öngörülen sınırların dışına çıkarak kanuna aykırı hareket edemeyeceği
ve gerçeği dikkate alındığında, idarenin başvuranın geçmişe dönük haklarının verilmesi yönündeki
talebini reddetmesi işleminde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Bununla birlikte, 28 Şubat döneminde disiplin cezaları ile memuriyetten çıkarılan ve 5525 ve 4455
sayılı af kanunları ile memuriyete geri dönen kişilere de tıpkı 6495 sayılı Kanun ile 6518 sayılı
Kanun’da yer aldığı üzere geçmişe dönük herhangi bir hak sağlanmayacağı açıkça ifade edilmiş
olsa da; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’na eklenen maddeler vasıtasıyla, af kanunlarıyla
görevine iade edilenlerin geçmişe dönük olarak çalışmadıkları süreleri hizmetlerine sayılarak
kademe ve derece artışından yaralanmalarının sağlandığı ve bu süreler boyunca sigorta primi
ödenmemiş veya emekli keseneği yatırılmamış sürelerine ilişkin kesenek ve kurum karşılığı
toplamlarının ilgili kurumlar tarafından ödenmesi yönünde düzenleme yoluna gidildiği görülmüştür.
89 2017/11494 numaralı şikâyet başvurusu hakkında verilen 06/02/2018 tarihli Tavsiye Kararı
136 2018 6 AYLIK FAALİYET RAPORU