Page 160 - KDK
P. 160
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
sayılı Kanun’un gerekçesinde yer verilen emekli ikramiyesinin devlete yapılan hizmetin
karşılığı olarak ödenen bir meblağ olduğu açıklaması göz önüne alındığında; bu
ödemenin, kamuda geçen çalışma sürelerine sadakat yükümlülüğü karşılığında yapılan
ödül niteliğinde bir ödeme olduğu, bu sebeple emekli ikramiyesi ödemesinin belirli
koşullara bağlanmasının, hukuka ve hakkaniyete uygun olduğu, bu bakımdan emekli
ikramiyesinin hak edilme koşullarının tekrar değerlendirilerek 5434 sayılı Yasa’nın
89’uncu maddesinin birinci fıkrasının, ikinci fıkrası ile uyumlu hale getirilmek suretiyle
düzenlenmesi gerektiği, aksi halde 89’uncu madenin birinci fıkrasının uygulanması
yani hizmetlerinin tamamı iştirakçi olarak geçenlerin memuriyeti hangi halde sona
ererse ersin ikramiyeyi hak etmesi halinin neden sonuç ilişkisini sekteye uğratmaya
devam edeceği ve aynı koşullar altında emekli olan kişiler arasında hakkaniyete aykırı
uygulamanın sürdürülmesine sebep olacağı değerlendirilmiştir.
Açıklanan gerekçelerle, başvuranın, kendisine emekli ikramiyesi ödenmesi talebinin
Reddine; emekli ikramiyesinin niteliği de göz önüne alınarak emekli ikramiyesin
ödemesi koşullarına ilişkin 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanun’un 89’uncu maddesinin
birinci ve ikinci fıkralarının birbiri ile uyumlu hale getirilerek düzenlenmesi hususunda
64
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına Tavsiyede Bulunulmasına karar verilmiştir.
Geçici Köy Korucusu Olarak Görev Yapan Babasının Terör Saldırısı Sonucu Şehit
Olması Sebebiyle Tazminat Ödenmesi
Başvuran, babasının köy korucusu görevini ifa ettiği sırada şehit olduğunu belirterek
3713 sayılı Terörle ‘Mücadele Kanunu’nun “Yardım” başlıklı 21’inci maddesi birinci
fıkrası (h) bendine ve Köy Korucuları Yönetmeliği’nin 13’üncü madde hükmüne
istinaden, kendisine nakdi tazminat ödemesini talep etmiştir.
Kurumumuzca yapılan inceleme sonucunda, somut başvuruya konu tazminat talebinin,
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenen 10 yıllık genel zamanaşımı süresi
gerekçesi ile herhangi bir detaylı inceleme ve araştırma gerçekleştirmeksizin ret etmesinin
hukuken gerçeği temsil etmediği, 2709 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “B.
Sosyal güvenlik bakımından özel olarak korunması gerekenler:” başlıklı 61’inci madde
birinci fıkrası hükmü uyarınca, 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması
Hakkında Kanun’un tanıdığı “kamu haklarının” etkili bir şekilde kullanılması amacı
ile devletin, bu kararın son kısmında kayıtlı yasal ve idari tedbirleri almasının temel
sorumluluklarından birisi olduğu değerlendirilmiştir.
Öte yandan, devletin, mevzuat hükümlerinin genişletilerek, terörün yol açmış olduğu
maddi-manevi yaraları kapamak noktasında zaman içerisinde gösterdiği ciddiyet ve
samimiyet göz önünde bulundurularak, 2330 sayılı Kanun’un kapsamındaki tazminat
taleplerinin, bir kamusal hak olduğu ve bu gerekçe ile her zaman ileri sürülebileceğinden
hareketle, ayrıca Anayasamızın 61›inci maddesinde mündemiç, devlete, harp ve vazife
şehitlerinin dul ve yetimleriyle, malul ve gazileri koruyup toplumda kendilerine yaraşır
64 2019/22285 numaralı başvuru hakkında verilen 09.06.2020 tarihli Kısmen Tavsiye Kısmen Ret Kararı
2020 YILLIK RAPOR 159