Page 152 - 2021 Yıllık Rapor
P. 152
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
üstün yararı ilkesi doğrultusunda zarar görmeyecekleri bir yöntemin uygulanmasının,
alternatif bir tebliğ yönteminin belirlenmesi için Tebligat Kanunu’nda yasal düzenleme
yapılmasının yerinde olacağı değerlendirilmektedir. Öte yandan 2019-2023 dönemine
ilişkin Yargı Reformu Stratejisinin “Tebligattan kaynaklanan sorunlar giderilecektir.”
kenar başlıklı 4.6 No’lu hedefi kapsamındaki faaliyetler idarece açıklanmıştır. Yargı
Reformu Stratejisinde suça sürüklenen çocuklarla ilgili ilanen tebligattan kaynaklanan
hak ihlallerine ilişkin herhangi bir hedef veya faaliyete yer verilmemekle birlikte
tebligattan kaynaklanan sorunlar kapsamında konuyla ilgili tedbirlerin gündeme
getirilerek makul sürede somut çözüm sağlanması ve çocuk haklarına duyarlı bir adalet
anlayışı çerçevesinde başvuru konusunun ilerleyen dönemde Yargı Reformu Stratejisine
dahil edilerek uygulama birliğinin sağlanması, yargı mensuplarının ve ilgili personelin
bilgilendirilmesi suretiyle sürecin izlenmesi idareye önerilmiştir.
Kurumumuzca yapılan değerlendirme neticesinde; çocukla ilgili tüm işlemlerde
çocuğun üstün yararının korunması ve gizlilik ilkesine riayet edilmesi ile çocuk adalet
sisteminde çocuğun yargılamada ikincil örselenmesinin önlenmesi çerçevesinde suça
sürüklenen çocuklar bakımından hak ihlallerine yol açan ilanen tebligat konusunda
yeni bir yasal düzenleme yapılana kadar geçecek sürede tüm mahkemelerde detaylı
araştırma yapılması ve son çare olarak ilanen tebligata başvurulması hususlarında
uygulama birliği sağlanması için gerekli tüm tedbirlerin alınması, yargı mensuplarının
ve ilgili personelin bilgilendirilmesi, suça sürüklenen çocuklar bakımından ilanen
tebligat yoluyla bilgilerinin lanmasının bir hak ihlali olduğu esas alınarak
alternatif bir tebliğ yönteminin belirlenmesi ve Tebligat Kanunu’nda konuyla ilgili
yasal düzenleme yapılması için kapsamlı bir çalışma yapılması, hususlarında Adalet
48
Bakanlığına tavsiyede bulunulmasına karar verilmiştir.
Covid-19 Karantinası Nedeniyle Maaştan Yapılan Kesintinin İadesi
Başvuran, Covid-19 karantinası nedeniyle 10.04.2020 – 24.04.2020 tarihli 14 günlük
ve 07.12.2020 – 17.12.2020 tarihli 10 günlük sağlık raporunu, çalıştığı İstanbul Vergi
Dairesi Başkanlığına ibraz ettiğini, bu raporlardan dolayı 2021 yılı Mart ayı maaşından
200 TL kesinti yapıldığını, ayrıca 22.04.2021 tarihli tebligatla söz konusu sağlık
raporlarından dolayı adına 125,60.TL borç tahakkuk ettirildiğini belirterek; 2021 yılı
Mart ayı maaşından yapılan kesintinin faiziyle geri ödenmesini ve 22.04.2021 tarihli
125,60 TL borç tahakkukunun iptal edilmesini talep etmiştir.
Konu ile alakalı mevzuat hükümleri değerlendirildiğinde, kullanılan hastalık izni
sürelerinin 7 günü aşması halinde ilgili personellere yapılacak ödemelerde kesinti
yapılacağı açıktır ancak somut olayda salgın sebebiyle zorunlu olarak verilen raporun
ihtiyari olarak alınan “hastalık/iş göremezlik raporu” ile aynı kapsamda sayılıp
sayılmaması noktasında bir değerlendirme yapılması gerekmektedir.
Kurumumuzca yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde; hastalık raporuna
binaen bu kişilerin raporlu hastalar gibi değerlendirilmesi ve raporlarının hastalık
48 2021/6111 numaralı başvuru hakkında verilen 06.08.2021 tarihli Tavsiye Kararı
2021 YILLIK RAPOR 151