Page 350 - calisma-ve-sosyal-guvenlik-1
P. 350

77) Dolayısıyla ilk tebliğde yer alan “... ilk defa sigortalı olarak baş-
            ladığı tarihten sonra...” ifadesinin yeni tebliğde kaldırılarak, “doğu-
            mun sigortalılık tescilinden önce veya sonra gerçekleşmiş olmasına”
            ilişkin herhangi bir şartın öngörülmediği ve 5510 sayılı Kanunun 41
            inci maddesinde yer alan “Bu Kanuna göre tespit edilen sigortalılığın
            başlangıç tarihinden önceki süreler için borçlandırılma halinde, sigor-
            talılığın başlangıç tarihi, borçlandırılan gün sayısı kadar geriye götü-
            rülür. Sigortalılık borçlanması ile aylık bağlanmasına hak kazanılması
            durumunda, ilgililere borcun ödendiği tarihi takip eden aybaşından
            itibaren aylık bağlanır.” hükmü ile paralel hale getirildiği görülmekte-
            dir.
               78) Dolayısıyla yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri ve Yargıtay
            Hukuk Genel Kurulu’nun görüşleri çerçevesinde, Sosyal Güvenlik Ku-
            rumu tarafından, şikâyetçi ...’in 1984 ve 1990 yıllarında gerçekleşen
            doğumlarının, sigortalı olarak tescil edilmesinden önce olması nede-
            niyle doğum borçlanması talebinin reddedildiği anlaşılmış olup, idare-
            nin söz konusu işleminde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
               79) Ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun bahse konu kararı son
            derece açık ve net olup, bu karar çerçevesinde şikâyetçinin sigortalılık
            tescilinden gerçekleşen doğumlarını borçlanma talebinin, ilgili idare
            tarafından yerine getirilmemesi işleminde yasal düzenlemelere aykırı-
            lık bulunmadığı sonucuna varmak gerekmiştir.
               E. Hakkaniyete Uygunluk Yönüyle Değerlendirme

               80) Anayasanın başlangıç kısmında, her Türk vatandaşının Anaya-
            sadaki temel hak ve hürriyetlerden eşit ve sosyal adalet gereklerince
            yararlanarak milli kültür, medeniyet ve hukuk düzeni içinde onurlu
            bir hayat sürdürme ve maddi ve manevi varlığını bu yönde geliştir-
            me hak ve yetkisine doğuştan sahip olduğu belirtilmekte olup ikinci
            maddesinde de, devletimizin sosyal bir hukuk devleti olduğu, diğer bir
            deyişle sosyal yönü vurgulanmaktadır.
               81) Diğer taraftan Anayasanın 60 ıncı maddesinde de, herkesin,
            sosyal güvenlik hakkına sahip olduğu ve devletin bu güvenliği sağla-
            yacak gerekli tedbirleri alacağı belirtilmekte, 61 inci maddesi de sosyal
            güvenlik bakımından özel olarak korunması gereken kişileri sayarak
            devletin sosyal güvenliğe verdiği önem, anayasal düzeyde ortaya kon-
            maktadır.



                                                               KAMU DENETÇILIĞI KURUMU  349
   345   346   347   348   349   350   351   352   353   354   355