Page 49 - Karabağ Raporu
P. 49

Karabağ İnsan Hakları İnceleme Raporu 47



            V. Sivil Yerleşim Yerine Saldırı

            44 gün süren II.Karabağ Savaşında yoğun saldırı altında kalan  Terter sivil
            yerleşimin bulunduğu bir ildir.  Terter’e gerçekleştirdiğimiz saha ziyaretinde
            ilk  olarak  şehrin  en  merkezi  meydanında  yer  alan  Valilik  Binasının  hemen
            karşısındaki  ağacın  gövdesinde ve  ağacın birkaç  metre uzaklığında bulunan
            bir direkte yer alan çok sayıda şarapnel izleri görülmüştür. Ardından araçla söz
            konusu meydandan yaklaşık 5 dakika uzaklıkta-dolayısıyla şehir merkezinde bir
            noktada-bulunan, saldırılarda üzerine füze düşen müstakil bir evin enkazı ziyaret
            edilmiştir. Evin sahibi ile yapılan görüşmede, şans eseri evde kimse olmadığı için
            can kaybı olmadığı öğrenilmiştir. Saldırılarda tanksavar, topçu, grad, yasaklı füze
            dâhil toplam 16.277 füze ve havan topunun sivil yerleşim yerlerine düştüğü, hedef
            olan sivil yerleşim yerleri arasında 16 okulun, insanların hayatlarını sürdükleri
            toplu veya müstakil konutlar ile polis ve posta merkezi gibi kamu kurumlarının da
            yer aldığı, saldırılar sonucunda Terter’de 1 çocuk ve 1 kadın olmak üzere toplam
            16 sivil yaşamını yitirdiği, vefat eden 4 kişinin saldırı esnasında mezarlıkta cenaze
            töreninde olduğu, aynı saldırıda 4 kişinin de yaralandığı, 5.949 müstakil evin hasar
            gördüğü, 106 aracın, 544 büyükbaşın, 648 vatandaşın ekin alanının zarar gördüğü
            resmi yetkililerce aktarılmıştır. Şehir merkezinde yer alan panolarda sergilenen
            fotoğraflarda saldırıların boyutu görülmektedir. Zira fotoğraflarda okullara, hatta
            sınıfların  içine,  araçlara,  şahsi  mülkiyetlerin  içindeki  yemek  masalarına  düşen
            füzeler bulunmaktadır. Füzelerin parçaları da yine aynı meydanda sergilenmektedir.

            Sivil halkın hedef alınarak öldürülmesi öncelikle tüm hakların en temeli olan,
            savaş zamanında ve ulusun varlığını tehdit eden diğer olağan üstü durumlarda bile
            ihlal edilemeyecek olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2’nci maddesinde
            düzenlenen “Yaşam Hakkı”nın ihlalidir. Zira söz konusu maddede  “Herkesin
            yaşam hakkı yasanın koruması altındadır. Yasanın ölüm cezası ile cezalandırdığı
            bir suçtan dolayı hakkında mahkemece hükmedilen bu cezanın yerine getirilmesi
            dışında hiç kimse kasten öldürülemez.” hususu düzenlenmiştir. Diğer taraftan
            Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 6’ncı maddesinde çocuğun
            yaşam ve gelişme hakkı düzenlenmiş olup, buna göre “Taraf Devletler, her çocuğun
            temel yaşama hakkına sahip olduğunu kabul eder; çocuğun hayatta kalması ve
            gelişmesi için mümkün olan azami çabayı gösterirler”. Oysa ki Ermenistan silahlı
            kuvvetleri sivillerin yaşam alanlarını hedef alarak 1 çocuğun hayatını kaybetmesine
   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54