Page 100 - kdk-sempozyum-1
P. 100
başvuru, işlemeye başlamış olan dava açma süresini durduracaktır. Kurum, böyle
bir başvuru üzerindeki araştırma ve incelemesini en geç altı ay içinde sonuçlan-
dıracak; araştırma ve incelemesinin sonucunu ve varsa önerisini ilgili merci ve
başvurana bildirecektir. Başvurunun reddedilmesi halinde gerekçeli red kararının
tebliğinden itibaren; başvuru kabul edilip de Kurumun bildirdiği öneri doğrul-
tusunda otuz gün içinde ilgili merci tarafından herhangi bir işlem yapılmaz ya
da eylemde bulunulmaz ise otuz günün dolduğu tarihten itibaren durmuş olan
dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye devam edecektir. Ayrıca Kurumun altı
ay içinde araştırma ve incelemeyi sonuçlandıramaması halinde de, durmuş olan
dava açma süresi altı ayın sona erdiği tarihten itibaren yeniden işlemeye başla-
yacaktır. Görülüyor ki, 6328 sayılı Kanun ile yeni bir ihtiyari başvuru yolu ihdas
edilmiş ve Kamu Denetçiliği Kurumu’na da bu ihtiyari başvuruyu inceleme ve
karara bağlama görevi verilmiştir. Oysa ki, gerek TBMM İnsan Haklarını İnceleme
Komisyonunun ve gerekse İnsan Hakları Kurumu’nun böyle bir görevi yoktur. Bir
başka anlatımla, adı geçen Komisyon ve Kuruma görev alanları ile ilgili bir idari
işlem ya da bir idari eylem nedeniyle yapılacak olan başvurunun, bu işlem ya da
eyleme karşı idari yargıda açılacak olan davanın süresi üzerine herhangi bir etkisi
olmayacaktır.
İdarenin insan haklarını ihlal eden idari işlem ve eylemlerinin büyük bir kısmı ida-
ri kolluk işlem ve eylemleri olabilir. Zira, idari kolluğun temel görevi kamu düzeni
korumak ve sağlamaktır. Kamu düzenini tehdit eden ya da tehlikeye düşüren bir
olay ya da durum ortaya çıktığında, idari kolluk harekete geçer ve tesis ede-
I. Uluslararası Kamu Denetçiliği (Ombudsmanlık) Sempozyumu
ceği kolluk işlemlerini derhal uygulamaya sokmak suretiyle kamu düzeni korur
ve sağlar. İdari kolluk, bu görevini yerine getirirken, kaçınılmaz olarak bireylerin
ve topluluklarının –gerek T.C. Anayasasında ve gerekse Avrupa İnrsan Hakları
Sözleşmesinde güvence altına alınmış olan - temel hak ve özgürlüklerini sınırlar,
kısıtlar ve bazen de –örneklerine sıkça rastlandığı üzere - insan haklarını ihlal
eden uygulamalar içine girebilir. İdari kolluğun böyle bir uygulamasına muha-
tap olanlar, kuşkusuz bu işlem ve uygulamalara karşı idari yargıya başvurabilir-
ler. Ancak, kolluk işlemleri çoğu kez bir defa uygulanmakla tükenecek türden
işlemlerden olduklarından, idari yargının bu gibi ihlalleri hemen önlemesi de pek
mümkün olamaz. Bu gibi durumlarda TBMM’ne ya da İnsan Hakları Kurumu’na da
başvurma olanağı vardır. Ama ne TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonunun
ne de İnsan Hakları Kurumu’nun bu tür ihlalleri hemen durdurma olanağı vardır.
İnsan Hakları İnceleme Komisyonu ya da İnsan Hakları Kurumu yapacağı araş-
100 KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU