Page 80 - kdk-sempozyum-1
P. 80

muş, mahkemenin bu nedenle davaları önem sırasına göre incelediği şeklinde sa-
                vunma yapmıştır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bu savunmayı geçerli mazeret
                saymamış, Sözleşme’nin 6. maddesinin ihlâl edilmiş olduğuna karar vermiştir.
                                                                                   41
                Uygulamalar gösteriyor ki; kamu denetçisi makul süreyi yorumlamalı ve böyle
                durumları görev alanı içine almalıdır.

                E.  Kamu  Denetçiliği  Kurumu’nun  Görev  Alanı  Açısından  Yargı
                Kararlarının Uygulanmaması Sorunu


                İdarî Yargılama Usûlü Kanunu’nun 28. maddesinin 1. fıkrasında   idarî yargı yerle-
                                                                     42
                rinin kararlarına göre idarenin, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde
                bulunmaya mecbur olduğu düzenlenmiştir. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye
                tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez.

                Uygulamada bu otuz günlük imkân kötüye kullanılmaktadır. Kanun idareye; her
                halükârda otuz gün durup beklemesini, otuzuncu gün gerekeni yapmasını söyle-
                memektedir. İdarenin otuzuncu güne kadar bekleme alışkanlığı – otuz gün bo-
                yunca niçin beklediğini açıklamadığı sürece – ahlâklı idarenin davranması gere-
                ken tarza uymamaktadır.

                İdarî Yargılama Usûlü Kanunu’nun 28. maddesinin 4. fıkrası   ise kamu görevlile-
                                                                   43
                rinin mahkeme kararlarını 30 gün içinde “kasten” yani bilinçli bir şekilde yerine
                getirmemeleri halini düzenlemiştir.
          I. Uluslararası Kamu Denetçiliği (Ombudsmanlık) Sempozyumu
                Olumsuz duygular taşımasa bile “kamu görevlisi”nin mahkeme kararını kin, garez,
                husumetin dışında her ne sebeple olursa olsun 30 gün içinde hiç yerine getir-
                memesini en azından etik davranış ilkeleriyle bağdaştıramıyoruz. Kaldı ki kamu
                görevlisinin yalnızca 30 gün içinde mahkeme kararını hiç yerine getirmemesini
                değil, hiçbir sebep yokken 29 gün durup, 30. gün yerine getirmesini de etik kural-
                ların ihlâli addetmekteyiz.
                41. SANCAKDAR, Oğuz: agm., s.260; KALAY, Jale: agt., s.269 (Zimmerman Stiner/İsviçre davası, 13.7.1983, Seri A
                (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları-Mahkeme’nin resmî yayını) 1955 yılında yayınlanmaya başlamıştır, 66,
                prg. 24; Martins Moreira/Portekiz davası, 26.10.1988, Seri A (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları-Mahke-
                me’nin resmî yayını) 1955 yılında yayınlanmaya başlamıştır, 143, prg. 52).
                42. İdarî Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararların Sonuçları” başlıklı 28. maddesi: “1. Danıştay, bölge idare mah-
                kemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre
                idare gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye
                tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez………
                43. İdarî Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararların Sonuçları” başlıklı 28. maddesi: “…4. Mahkeme kararlarının otuz
                gün içinde kamu görevlilerince kasten yerine getirilmemesi halinde ilgili, idare aleyhine dava açabileceği gibi, kararı
                yerine getirmeyen kamu görevlisi aleyhine de tazminat davası açılabilir…..”.

        80                                                        KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
   75   76   77   78   79   80   81   82   83   84   85