Page 216 - soma rapor 30122014
P. 216
tamamını ya da bir bölümünü başka bir kişiye işletmek üzere devredememesinin, özel
sektör-özel sektör arasındaki rödövans uygulamasının yasaklanmasının uygun olacağı
değerlendirilmektedir.
25. Bu doğrultuda; kanun, yönetmelik, yönerge vb. gibi yasal mevzuatta ruhsat sahibi
TKİ’ de aranan tüm hususlar, gerçek ya da tüzel kişi olarak rödövans ve benzeri sözleşmelerle
işletme faaliyeti yapacaklar bakımından da aranmalı, özellikle 5995 sayılı Kanunla getirilen
“mali yeterlilik” şartı üzerinde öncelikle durulmalıdır.
26. TKİ ile rödövans ve benzeri sözleşmelerle işletme faaliyeti yapacaklar
arasında akdedilecek sözleşme hükümleri, Maden İşleri Genel Müdürlüğü’ne sunularak
MİGEM’in onayı ya da uygun görüşü alındıktan sonra imzalanmalı ve bu sözleşmelerin
Maden Siciline şerh edilmesi zorunlu tutulmalıdır. Maden siciline şerh edilen rödövans
sözleşmelerinde; çıkarılacak Yönetmelik ile ruhsat hukuku bakımından rödövansçının hangi
işlemler için Maden işleri Genel Müdürlüğü tarafından muhatap kabul edileceği, şerh
işleminden doğan hakları ayrıntılı olarak belirlenmelidir.
27. Rödövans uygulamasında, kısa süreli sözleşme yapmak rödövansçı bakımından risk
teşkil ettiğinden, TKİ’ye karşı mali yükümlülüklerini yerine getirme ve kâr etme düşüncesiyle
hareket eden rödövansçı, işçi ve işin güvenliğini sağlamaya yönelik olarak yapılması gereken
yatırımları, alınması gereken tedbirleri ekstra maliyet unsuru olarak görme yanılgısına
düşebilmektedir. Bu nedenle bu tür sözleşmeler akdedilirken asgari bir süre şartının konulması
gerekir.
28. Kamu malı niteliğindeki madenleri işletme ruhsatına sahip kuruluş konumunda olan
TKİ’nin, yaptığı kontrollerin içeriğinin çok iyi analiz edilmesi, farklı mühendislik dallarının iç
içe girdiği madencilik sektörüne ilişkin kontrolleri gerçekleştiren personelin nitelik ve
niceliğinin arttırılması, özetle rödövans sözleşmeleri ile devredilen sahalardaki faaliyetlerin
işletme projesine, iş sağlığı ve güvenliği kurallarına uygunluğunu etkin şekilde takip edecek
mekanizmalara sahip kılınması ve bu konuda gerekli yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi
gerektiği kanaatine varılmıştır.
29. Rapor konusu maden ocağı örneğinde olduğu gibi, TKİ tarafından yüklenicilerin
yıllık termin programından fazla üretim yapabileceği kabul edilerek kömür üretim üst limiti
tamamen şirketlerin inisiyatifine bırakılmaktadır. Üretimdeki hızlı artışın projeye uygun olup
olmadığı ile hızlı artışın getirebileceği iş güvenliğine ilişkin hususların tespit edilmesi TKİ'nin
sorumluluğundadır. Bu nedenle, TKİ'nin işletmenin mali ve teknik kapasitesi, çevrenin ve
202