Page 229 - Türkiye'deki Suriyeliler - Özel Rapor
P. 229
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
kadına karşı şiddet, aile içi şiddet, evlilik yaşı, resmi nikâh, kadın hakları konusunda
bastırılan temel bilgilendirici broşürler çok önemlidir; ancak ulaşılan hedef kitle
sayı olarak oldukça yetersizdir. Dolayısıyla bunların tekrarlanarak yaygınlaştırılması,
gerçekleştirilen bilgilendirme/eğitim faaliyetlerinin, eğiticilerin eğitimi şeklinde
şekillendirilip hem geçici barınma merkezi hem de şehirlerde yaşayan daha çok Suriyeli
kadına ulaşabilmek amacına uygun olarak organize edilmesi gerekmektedir.
Şiddet mağduru Suriyeli kadınlar da Türk vatandaşları gibi kadın konuk evlerinde
kalabilmektedirler. Ancak dil engeli burada da bir problem olarak karşımıza
çıkmaktadır. Zira kadın konuk evleri aslında kadınlara güvenli barınma sağlamanın
yanı sıra psikososyal hizmetler de sunan yerlerdir. Ancak tercüman eksikliği nedeniyle
buralar Suriyeli kadın ve yanlarında bulunan çocukların dil engeli nedeniyle iletişim
kuramadıkları, dolayısıyla psikososyal destek vermenin tam aksine psikolojik olarak
olumsuz etkilenmelerinin olası olduğu yerler haline gelebilecektir.
Bu çerçevede, öncelikle ASPB tarafından gereken önlemlerin alınması ve hassas
durumdaki bu kişilere yönelik sunulan hizmetlere erişimlerinin kolaylaştırılması
gerektiği; ayrıca, kadın konuk evlerinde verilen hizmetlerden Suriyeli kadın ve çocukların
da faydalanabilmesi için tercüman bulundurulmasının gerekli olduğu düşünülmektedir.
Diğer taraftan, en çok istismara açık grup olan refakatsiz çocuklara ilişkin olarak ise
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü Refakatsiz
Çocuklar Yönergesi bulunmakta olduğu, ancak sahada faaliyet gösteren sivil toplum
kuruluşlarında görevli herkesin sürece ilişkin olarak aynı derecede bilgiye sahip olmadığı
gözlemlenmiştir. Ayrıca, yönergede refakatsiz çocukların tespit ve sevk sürecinde
“Çocukların mülakatlarının İl Göç İdaresi Müdürlüğünce onlara en uygun ortamlarda
yapılacağı, çocuklarla yapılan mülakatlara çocuğun danışmanının eşlik edeceği; mülakat
raporu hazırlanırken çocukların mülakatına katılan danışmanın görüşlerinin de dikkate
alınacağı” hususları düzenlenmiş olsa da, İl Göç Müdürlüğü bünyesinde psikolog veya
sosyal çalışmacı uzman personelin yeterli sayıda bulunmamasından kaynaklı olarak bu
yükümlülüğün ancak diğer idarelerde görevli uzman personelin görevlendirilmesi ile
yerine getirebildiği öğrenilmiştir.
Bu hususlara ilave olarak aynı yönergede “yaşını ispatlayacak herhangi bir kimlik
belgesi bulunmayan, fiziki gelişimi ile beyan ettiği yaşı uyumlu görülmeyen çocuklar
için İl Göç İdaresi Müdürlükleri tarafından yaş tespit raporu alınacağı, yaş tespiti
yapılacak yabancılara, işlemin amacı ve süreci hakkında bilgi verileceği; yaş tespiti
istenen yabancıların, hakkında kesin rapor verilinceye kadar fiziksel gelişimine uygun
Göç İdaresi Genel Müdürlüğünce oluşturulacak kabul ve barınma merkezinde
barındırılacakları” hususları düzenlenmiştir. Katılım gösterilen toplantılar ve yetkililer
TÜRKİYE’DEKİ SURİYELİLER ÖZEL RAPORU 229