Page 168 - 2017-yıllık-rapor-SON-PDF
P. 168
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
cezasının bitimine 3 yıl kalma şartının arandığı, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin
İnfazı Hakkında Kanun’da dayanağı bulunmayan bu uygulamanın, Açık Ceza
İnfaz Kurumlarına Ayrılma Yönetmeliği’nin 6 ncı maddesine dayandığı ve anılan
Yönetmeliğin, Anayasa ve uluslararası sözleşmeler bakımından değerlendirildiğinde
ayrımcılık içerdiği iddiasıyla, ayrımcılığın ve hak ihlallerinin önlenmesi için ilgili
kurum ve kuruluşlara tavsiyelerde bulunulmasını talep etmiştir.
Kurumumuzca yapılan inceleme ve araştırma neticesinde, 18/08/2016 tarihli
Resmi Gazete’de yayımlanan değişiklik ile Açık Ceza İnfaz Kurumlarına Ayrılma
Yönetmeliği’nin “Kapalı kurumdan açık kuruma ayrılacak hükümlüler” başlıklı 6 ncı
maddesinin ikinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinin yeniden düzenlendiği, değişiklik
öncesi açık kurumlara ayrılabilmek için bu iki bentte yazılı maddeler kapsamında
mahkûm olanların, ‘koşullu salıverilme tarihine iki yıldan az süre kalması’ şartının
değiştirildiği ve söz konusu değişiklik sonrası anılan Yönetmeliğin 6 ncı maddesinin
ikinci fıkrasının (a) bendinde yazılı maddeler kapsamında mahkum olanlar yönünden,
"koşullu salıverilme tarihine beş yıldan az süre kalma" başlıklı (b) bendinde yazılı
maddeler kapsamında mahkum olanlar ile adli suçlardan hükümlü olup yabancı
uyruklular yönünden ise ‘koşullu salıverilme tarihine üç yıldan az süre kalma’ şartının
öngörüldüğü tespit edilmiş, anılan maddede yapılan bu düzenlemeyle hükümlülerin
mahkum oldukları suç türleri açısından bir ayrıma gidildiği, buna karşın 6 ncı
maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde yer verilen “…adli suçlardan hükümlü olup
yabancı uyrukluların” ibaresinde, yabancılar için mahkum oldukları suç türleri arasında
bir ayrıma gidilmediği, yabancı uyruklu hükümlülerin açık ceza infaz kurumlarına
ayrılma şartlarındaki farklılığının gerekçesi olarak belirtilen “son üç yıl içinde, yabancı
uyruklu hükümlülerin kaldıkları Burdur ve Erzurum Açık Ceza İnfaz Kurumlarında,
295 yabancı uyruklu hükümlünün firar ettiği, bunlardan sadece 19 kişinin yakalandığı
diğer kişilerin ise yakalanamadığının tespit edilmiş olması” olarak ifade edilen amacın
meşru olduğu ancak, getirilen düzenleme ile orantılı olmadığı, infazların etkin
bir şekilde yürütülmesi için İdare tarafından uygun görülecek başkaca tedbirlerin
alınabileceği, bu nedenlerle Anayasa’da yer alan, ‘kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı’
ile birlikte ‘temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması’ bağlamında söz konusu ibarenin,
Anayasa’nın 10 uncu maddesi kapsamında ‘kanun önünde eşitlik’ ilkesine aykırı bir
durum teşkil ettiği değerlendirilmek suretiyle şikâyetin kabulüne suç türleri arasında
bir ayrıma gidilmeksizin yabancı mahkumlar için genel bir sınırlama getiren Açık
Ceza İnfaz Kurumlarına Ayrılma Yönetmeliği’nin “Kapalı kurumdan açık kuruma
ayrılacak hükümlüler” başlıklı 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde yer
verilen “… adli suçlardan hükümlü olup yabancı uyrukluların” ibaresinin, Anayasa’nın
10 uncu maddesinde tanımlanan ‘kanun önünde eşitlik’ ilkesine aykırı bir durum
teşkil ettiği değerlendirilmesi neticesinde, söz konusu ibarenin anılan Yönetmeliğin
168 2017 YILLIK RAPOR