Page 119 - KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
P. 119
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
olacağını, özellikle Ankara Üniversitesi’nin Uzaktan Eğitim Programını tercih etmelerinin esas
nedeninin farklı illerde sınava girme uygulaması olduğunu, kendilerinin ve aynı durumda olan çok
sayıda öğrencinin bulundukları illerde daha önce sınava girebiliyorken bundan sonra giremeyecek
oluşlarının maddi külfete neden olacağını, ayrıca evli ve çocuklu bireylerin ailelerinde
huzursuzlukların gündeme geldiğini, bunlar ve çeşitli başka nedenlerle çoğu öğrencinin okulu
bırakmak zorunda kalacağını, ‘uzaktan eğitim’ olması nedeniyle birkaç ilde sınava girme
zorunluluğunun getirilmesinin bu eğitimin temel mantığı olan ‘uzaktan’ olma özelliğini
zayıflatacağını ifade ederek, bu programa girdikleri esnada mevcut şartların ve uygulamaların
devam edeceği yönünde haklı bir beklenti içine girdiklerinden hareketle sonradan yapılan esaslı
sınav yeri değişikliğinden dönülerek, sınavların farklı merkezlerde yapılmasını sağlayan
uygulamanın devam ettirilmesini talep etmektedirler.
Kurumumuz tarafından yapılan inceleme neticesinde, Uzaktan Eğitim Programına kayıt
yaptırdıkları tarih göz önüne alınmadan programdaki tüm öğrencileri kapsayacak şekilde bir
düzenlemeye gidilmesi, programa daha önce kayıt yaptıran öğrenciler bakımından haklı beklentinin
korunup korunmadığını incelemeyi gerektirmektedir. Hukuk devletinin bir gereği olarak hukuki
belirlilik ilkesi bünyesinde haklı beklenti kavramını da barındırır. Danıştay İdari Dava Daireler
Kurulu, 2015/1134 Esas sayılı Kararında, haklı beklenti; “İdarenin ister düzenleyici işlem, ister bir
taahhüt, isterse uzun süren bir uygulamasına güvenerek olsun, bireylerin çıkarlarına ya da lehlerine
olan bir sonuca ulaşabileceklerini ümit etmeleri” olarak tanımlanmıştır. İdare hukuku bağlamında
haklı beklenti, bireyin idarenin taahhütlerine veya yerleşik uygulamalarına olan güveninin
korunmasını ifade ederken, haklı beklentilerin korunması ilkesi de bireyin idarenin işleyişinden
kaynaklanan beklentisinin korunacağına olan güveni ile idarenin değişen politikaları takip etme
ihtiyacı arasındaki çatışmayı çözmeyi amaçlayan bir kurum olarak karşımıza çıkmaktadır.
Dolayısıyla idareler, idare edilenlerle ilgili yaptığı işlemlerle veya istikrar kazanmış uygulamalarla
bu kişileri haklı bir beklenti içine sokmuşsa ve söz konusu haklı beklenti hukuk sınırları içerisinde
ise bu durumun korunması gerekmektedir. Danıştay haklı beklentinin korunabilme şartı olarak ise
baskın kamu yararının bulunmamasını gerekliliğini ortaya koymaktadır.(Danıştay 5. Dairesi,
14.03.2006, 2003/3647 E. 2006/1140 K. Benzer yönde karar için bkz. Danıştay 5. Dairesi,
19.03.1996, E. 1993/7236, K. 1996/1164.)Uzaktan eğitimin mantığı, ilgili mevzuatlarda yer verilen
amaç ve hedefleri göz önüne alındığında 03/05/2017 tarihinde Uzaktan Eğitim Komisyonunun
aldığı kararla bütçe gibi çeşitli nedenlerle sınav merkez sayısında azaltmaya gitmenin mevzuatlarda
yer verilen amaç ve hedeflerden uzaklaşmak olacağı, programı tek merkezden eğitim yapmaya
yaklaştıracağı öğretimin uzaktan olacağı ve sınav merkez sayısının çok olmasına güvenerek bu
programa kayıt yaptıranların maddi manevi çeşitli mağduriyetler yaşamalarına neden olacağı
değerlendirilmektedir.
Somut olayımıza bakıldığında, her ne kadar ilgili İdare kendisine tanınan yetki dâhilinde karar almış
olsa da, İdareden kendisine tanınan alanda düzenleme yapma yetkisini kullanırken kamu yararı
amacını gözetmesi beklenmektedir. İdarenin işlemlerin kamu yararı sağlanması amacına yönelik
olması ise nesnel, adil ve hakkaniyet ölçülerini gözetmesi ile mümkün olabilir ve kuşkusuz bu
ilkeler hukuk devleti olmanın gereğidir. Somut olayımızda İdare kendisine tanınan düzenleme
yetkisini kullanırken bütçe imkânları gerekçe gösterilmek suretiyle sınav merkez sayısında azaltma
yoluna gidilmesi ve daha önce de benzer uygulamalar yapıldığını belirtmiş olsa da, öğrencilerin
118 2018 6 AYLIK FAALİYET RAPORU