Page 251 - kdk_yillik_rapor2018
P. 251
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
sayılı kararı gereğince sorumluluklarının olmadığı ifade edilmektedir. Oysa şartnamenin
ilgili hükmü yüklenicinin istihdam ettiği işçilerin, işçilik alacaklarına ilişkin sorumluluğu
değil; yüklenicinin veya istihdam ettiği kişilerin, üçüncü kişilere verdiği zarardan doğan
sorumluluğu düzenlediği görülmektedir. Dolayısıyla somut olay açısından söz konusu
hükmün uygulanma imkânı bulunmamaktadır. Ayrıca değinilen Yargıtay Hukuk Genel
Kurulu kararının, mülga 1475 sayılı Kanun dönemine ilişkin olması ve 4857 sayılı
Kanunun işyerinde yürütülen mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerde asıl
işveren - alt işveren ilişkisi kurulabileceği yönündeki açık düzenlemesi karşısında somut
olay açısından emsal bir karar olmadığı değerlendirilmektedir. Zira söz konusu Yargıtay
Hukuk Genel Kurulu kararına da atıf yapılan ve meri 4857 sayılı Kanun dönemine
ilişkin bir başka Yargıtay kararında; “Alt işverenin aldığı iş, işverenin asıl işinin bölüm
ve eklentilerindeki işin bir kesimi ya da yardımcı işler kapsamında bulunmalıdır. Asıl
işverenden alınan iş, onun sigortalı çalıştırdığı işe göre ayrı ve bağımsız bir nitelik
taşımaktaysa, işi alan kimse alt işveren değil, bağımsız işveren sayılacaktır. Bu noktada
belirleyici yön; yapılan işin, diğerinin bütünleyici, yardımcı parçası olup olmadığıdır.
İş yerindeki üretimle ilgili olmayan ve asıl işin tamamlayıcısı niteliğinde bulunmayan
bir işin üstlenilmesi halinde, alt işverenden söz etme olanağı kalmayacak, ortada iki
bağımsız işveren bulunacaktır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24/05/1995 gün ve
1995/9-273-54 sayılı kararı da aynı yöndedir.)” değerlendirmelerine yer verilmektedir.
(Yargıtay Yirmi Birinci Hukuk Dairesinin; 24/10/2016 tarihli ve E: 2015/17413, K:
201/12921 sayılı kararı) Dolayısıyla Milli Savunma Üniversitesi yönünden yardımcı iş
niteliğinde olan güvenlik işine ilişkin olarak, Akıncılar Koruma ve Güvenlik Hiz. Tic.
Ltd. Şti. ile imzalanan sözleşmenin asıl işveren – alt işveren ilişkisi kapsamında olduğu
kabul edilmelidir. Bu ilişki de ise asıl işveren olan Milli Savunma Üniversitesinin,
4857 sayılı Kanun gereğince alt işverenin işçilerinin işçilik alacaklarından müteselsilen
sorumlu olduğu açıktır. Bu nedenle idarenin, başvuranın iş sözleşmesinin feshedilmesi
nedeniyle doğan iki haftalık ücreti tutarındaki ihbar tazminatı alacağı açısından
sorumluluğunun bulunmadığı yönündeki açıklamalarına katılmak mümkün değildir.
Kurumumuzca başvuru konusu hakkında yapılan inceleme ve araştırmalar neticesinde,
başvuranın iki haftalık ücreti tutarındaki ihbar tazminatının ödenmesi için işlem tesis
27
edilmesi yönünde Milli Savunma Üniversitesi Rektörlüğüne Tavsiyede Bulunulmasına
karar verilmiştir.
6.3.6 İdarede İşçi Statüsünde Çalışanların İş Kanunundan ve İş Akdinden
Kaynaklanan Haklarına İlişkin Konular
6.3.6.1 Sulama Birliği İşçilerinin İş Akdi Feshinden Kaynaklı Alacaklarının
Geriye Dönük Ödenmesi
Başvuran, 5620 sayılı Kamuda Geçici İş Pozisyonlarında Çalışanların Sürekli İşçi
Kadrolarına veya Sözleşmeli Personel Statüsüne Geçirilmeleri, Geçici İşçi Çalıştırılması
İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanuna göre daimi işçi statüsünde
27 2018/6712 numaralı şikâyet başvurusu hakkında verilen 15/8/2018 tarihli Tavsiye Kararı
250 2018 YILLIK RAPOR