Page 349 - kdk_yillik_rapor2018
P. 349

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU



                 6.10.1   Ceza İnfaz Kurumlarında Yürütülen İş ve İşlemler İle Uygulamaların
                 Temel İnsan Hakları İlkeleri Açısından Değerlendirilmesi

                 Özgürlüklerinden  mahrum  bırakılan  kişiler,  dış  dünya  ile  bağlantıları  kaldırılmış/
                 kısıtlanmış, hak ihlali noktasında en fazla risk altında bulunan, diğer kişilere göre daha
                 incinebilir konumda olan ve temel ihtiyaçları için tamamen ilgili mercilere bağımlı
                 bireylerdir. Bu kişilerin  temel hak  ve özgürlüklerinin  korunması ve güvence altına
                 alınması tamamen kamu idaresinin sorumluluğu altında bulunmaktadır.

                 Tutukevleri ve ceza infaz kurumları ile kolluk işlemlerinin yürütüldüğü mekânlardaki
                 uygulamalardan kaynaklanabilecek ihlaller, kamu mercilerinin bireylerin bizatihi
                 bedenleri üzerinde sonuç doğurabilecek ve telafisi mümkün olmayan hak ihlallerine
                 yol açabilecek kusurlarıdır. Bu cihetle, her ülkede olduğu gibi ülkemizde de söz
                 konusu mekânlardaki uygulamaların yakından izlenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu
                 öneminden hareketle, özgürlüğünden mahrum kılınan tutuklu ve hükümlü kişilerin
                 barındırıldığı mekânlardan sorumlu kamu görevlilerinin işlem, eylem ve uygulamalarının
                 hukuk kurallarına uygun şekilde yürütülüp yürütülmediğinin denetimi hususu, sadece
                 adli mercilerin yetki, görev ve sorumluluğu kapsamına girmemekte; aynı zamanda ve
                 özellikle önleyici tedbir bağlamında idari mercilerin de yakın nezaretini gerektiren
                 hassas işlemler arasında yer almaktadır.
                 Ceza infaz kurumlarının işleyişi noktasında ise ülkemiz ceza infaz sisteminin modern bir
                 işleyişe dönüştürülmesi amacı ile son yıllarda önemli mesafe kat edildiği; bu iyileştirme
                 adımları sadedinde özellikle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında
                 Kanunun “Hapis cezalarının infazında gözetilecek ilkeler” başlıklı 6 ncı maddesi hükmü
                 zımnında, hürriyeti bağlayıcı cezanın zorunlu kıldığı hürriyetten mahrumiyetin, insan
                 onuruna saygının  korunmasını sağlayan maddi ve manevi şartlar altında çektirilmesine
                 yönelik iyileştirme adımları, infaz rejiminin işleyişinin sivil toplum kuruluşlarının
                 izlemesine daha da açık hale getirilmesi, tutuklu ve hükümlülerin dini inançlarını
                 gereğince yaşamalarının ve ahlaki gelişimlerinin temininin sağlanması hususunda atılan
                 samimi adımlar göze çarpmaktadır.

                 Ceza infaz kurumlarında barındırılan tutuklu ve hükümlü kişilerin ilettiği başvurular
                 konularına  göre tasnif  edildiğinde,  kapasite  üstü  barınma  ve bundan kaynaklanan
                 sıkıntılar (sağlık hizmetinden yeterince yararlanamama, sıcak su kullanımı, yatak, ortak
                 alan kullanımı, spor etkinliklerine katılamama, hastane sevklerinin geç yapılması vs.)
                 diğer ceza infaz kurumlarına nakil talepleri, görüşme hakkının mevzuata aykırı şekilde
                 kısıtlandığına  yönelik  iddialar,  kurum  yetkililerine  yönelik  kötü  muamele  iddiaları,
                 disiplin cezalarının iptali talebi, mevzuatın yorumlanmasından kaynaklı sıkıntılar vb.
                 gibi konuların yer aldığı görülmektedir.

                 Diğer başvurularda olduğu gibi mahkûm ve tutuklu başvurularında da öncelikle dostane
                 çözüm kapsamında başvuru konusunun ve başvurucunun somut durumunun yeniden
                 incelenerek, başvurucunun talebi doğrultusunda işlem yapılıp yapılamayacağının



             348 2018 YILLIK RAPOR
   344   345   346   347   348   349   350   351   352   353   354