Page 351 - kdk_yillik_rapor2018
P. 351

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU



                 Bilindiği  üzere,  bir  muamelenin  Anayasanın  17  nci  maddesinin  üçüncü  fıkrası
                 kapsamında değerlendirilebilmesi için asgari bir ağırlık derecesine ulaşmış olması
                 gerekir. Bu asgari eşik, göreceli olup her olayın somut koşulları dikkate alınarak
                 değerlendirilmelidir. Bu kapsamda muamelenin süresi, bedensel ve ruhsal etkileri ile
                 mağdurun cinsiyeti, yaşı ve sağlık durumu gibi faktörler önem taşır. Ayrıca muamelenin
                 ardındaki saik ve amaç dikkate alınmalıdır. Muamelenin heyecanın yükseldiği ve
                 duygu yoğunluğunun olduğu bir anda meydana gelip gelmediği de göz önünde
                 bulundurulmalıdır (Cezmi Demir ve diğerleri, B. No: 2013/293, 17/7/2014,§ 83).
                 İnfaz koruma memurlarının takdir yetkisini kullanırken iyi niyetli olup olmadığı ve
                 olayın kendine özgü koşulları çerçevesinde zor kullanma yetkisini kullanmayı gerektiren
                 bir durum olup olmadığı kötü muamele yasağında asgari eşiğin aşılıp aşılmadığının
                 belirlenmesinde en önemli unsurdur. Somut olayda infaz ve koruma memurlarının
                 arama yapmak istemelerine karşın hükümlünün direnmesi nedeniyle zor kullanmanın
                 gerekli hale geldiği anlaşılmıştır. Hükümlünün mahremiyetinin korunmasının bir
                 gereği olarak arama odasında güvenlik kamerası bulundurulmamaktadır. Bu nedenle,
                 zor yetkisi kullanılması sonucu oluşan yaralanmanın orantılı olup olmadığı bir başka
                 deyişle müdahalede asgari eşiğin aşılıp aşmadığına ilişkin değerlendirmede doktor
                 raporuna itibar etmek gerekmektedir. Anayasa Mahkemesi bir kararında, karmaşa
                 ve panik durumunda oluşan ve basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikteki
                 yaralanmada Anayasanın 17 nci maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında asgari ağırlık
                 eşiğinin aşılmadığı değerlendirmesinde bulunmuştur (Ali Rıza Özer ve diğerleri
                 [GK], B. No: 2013/3924, 6/1/2015, §94). Başvuranın  oğlunun yaralarının basit
                 tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte olması ve başvuru kapsamında zor yetkisi
                 kullanmanın gerekli olduğu hususu dikkate alındığında hükümlünün direnci ile
                 infaz ve koruma memurlarının gösterdiği mukavemetin derecesine ilişkin bir tespitte
                 bulunulamadığından müdahalede asgari eşiğin aşıldığına dair bir değerlendirme yapma
                 imkânı  bulunmamaktadır.  Başvuru  kapsamında  infaz  ve  koruma  memurlarının  zor
                 kullanma yetkilerinde asgari eşiği aştıklarına ilişkin bir tespitte bulunulamamış olsa
                 da Adalet Bakanlığının Ceza İnfaz Kurumlarında arama işlemine direnç gösterilmesi
                 durumlarında oluşabilecek darp iddialarına karşın hesap verilebilirliği sağlayacak
                 tedbirleri alması gerektiği değerlendirilmektedir.
                 Yukarıda açıklanan gerekçelerle, tutuklu ve hükümlülerin “işkence”, “eziyet” ve “insan
                 haysiyetiyle bağdaşmayan muamele” kapsamındaki başvurularının gerekli hassasiyet
                 gösterilerek titizlikle ve ivedilikle incelenmesi, Ceza İnfaz Kurumlarında güvenlik
                 kamerası bulunmayan alanlarda oluşabilecek darp iddialarına ilişkin hesap verilebilirliği
                 artıracak çalışmaların yürütülmesi ve Kurum hekimlerinin basit tıbbi müdahale ile
                 tedavi edilebilir nitelikte olsa dahi darp sonucu oluşabilecek yaralanmalarda gerekli
                 kayıtları  tutmalarını  sağlayacak  tedbirler  alınması  hususlarında  Adalet  Bakanlığına
                 Tavsiyede Bulunulmasına 110  karar verilmiştir.


                 110  2017/14739 numaralı şikâyet başvurusu hakkında verilen 29/05/2018 tarihli Tavsiye Kararı


             350 2018 YILLIK RAPOR
   346   347   348   349   350   351   352   353   354   355   356