Page 225 - 2022-Yillik-Rapor-web
P. 225
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
sürelerini iptal etmesi bu güven duygusunu zedeler. Gerçekten de, sigortalıdan primlerin
alınıp yıllarca değerlendirildikten sonra kayıtların geçersizliği ve sigortalı niteliği
taşınmadığından bahisle sigortalılığın iptali, kendi hatalı işlemi nedeniyle yıllarca
kişiyi sigortalı sayan Kurumun, kişilere sigortalı olduğu güvenini ve sosyal güvenceye
kavuşacağı inancını verdikten sonra sigortalılıklarının iptal edilmesi sonucunu doğurur
ki, bu durumun Medeni Kanun’un 2’nci maddesine, hukuk güvenliği ilkesine ve sosyal
81
güvenlik hukuku ilkelerine aykırı olacağından şüphe duyulmamalıdır.
Bu kapsamda Kurumumuza yapılan bir başvuruda, 01.04.1988 tarihinden itibaren
aylık bağlamaya esas tutarın %50’si üzerinden yetim aylığı almakta iken 01.02.1997
tarihinden itibaren kız kardeşine de aynı dosyadan yetim aylığı bağlanması nedeniyle
aylık bağlamaya esas tutarın %40’ı üzerinden aylık ödenen başvuranın kız kardeşinin
boşandığı eşiyle birlikte yaşadığının tespit edilmesi üzerine aylığı kesilmiş ve başvuranın
aylıkta tek yetim olarak kalması nedeniyle aylık oranı tekrar %50 oranına yükseltilmiştir.
Bununla birlikte başvuranın kız kardeşinin Kurum işlemine karşı açtığı davanın
lehine sonuçlanması üzerine, yetim aylığı 31.01.2011 tarihinden itibaren yeniden
ödenmeye başlanmış ve bu durumda, başvurana %50 oranı üzerinden ödenmiş olan
aylıkların, mahkeme kararından sonra 31.01.2011 tarihinden itibaren aylıkta iki yetim
olacaklarından dolayı %40 oranında ödenmesi gerektiği ortaya çıkmış ve Kurum
tarafından 01.02.2011-31.10.2020 tarihleri arasında fazladan ödenen 68.119,10 TL
başvuran adına borç çıkartılmıştır.
Yapılan inceleme neticesinde; fazla ödemenin başvuranın kasıtlı veya kusurlu davranışı
bulunduğu kabul edilerek hesaplandığı, bununla birlikte yaşanan uyuşmazlıkta söz
konusu fazla ödemenin; Kurum tarafından, başvuranın kız kardeşinin boşandığı eşiyle
birlikte yaşadığının tespit edilmesi üzerine aylığının kesilmesi ve başvuranın aylıkta tek
yetim olarak kalması nedeniyle aylık oranının %50 oranına yükseltilmesinden sonra
İzmir 2. İş Mahkemesinin 18.10.2017 tarihli ve E:2014/169, K:2017/506 sayılı kararı ile
başvuranın kız kardeşinin boşandığı eşi ile birlikte eylemli olarak yaşamadığına ve yetim
aylığının kesilmesine yönelik Kurum işleminin iptalinin gerektiğine karar verilmesinden
kaynaklandığı anlaşılmıştır. Şu durumda söz konusu fazla ödemenin, Kurumun hatalı
olarak başvuranın kız kardeşinin aylığını kesmesi ve yine hatalı olarak başvuranın aylığını
%50 oranında ödemeye başlaması yönündeki işlemlerinden kaynaklandığı açıktır.
Gerçekten de başvuranın, aylığının ne oranda ödeneceğine yönelik bir tasarrufunun
bulunmadığı gibi söz konusu fazla ödemenin yapılmasında başkaca kasıtlı veya kusurlu
bir davranışından söz etmek de mümkün değildir. Sonuç olarak fazla ödeme nedeniyle
başvuranın iade ile yükümlü olduğu tutarın, 5510 sayılı Kanun’un 96’ncı maddesinin
birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca belirlenmesi gerekmektedir.
81 Yargıtay Onuncu Hukuk Dairesinin; 21.02.1991 tarihli ve E: 1990/6609, K: 1991/1544 sayılı,
24.06.1994 tarihli ve E: 1994/7528, K: 1994/12881 sayılı, 01.03.2011 tarihli ve E: 2009/13281, K:
2011/2566 sayılı kararları. Yargıtay Yirmi Birinci Hukuk Dairesinin 07.07.1997 tarihli ve E: 1997/4657,
K: 1997/4745 sayılı kararı
224 2022 YILLIK RAPOR