Page 166 - KDK-2016-YILLIK-RAPORU
P. 166
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
Buraya kadarki açıklamalardan görüleceği üzere, önce başvuru sahibinin içinde
bulunduğu hukuki statü itibarıyla sahip olduğu haklar, Kurumumuzdan talep ettiği
işlem ve/veya eylem, idarenin başvuru konusu olay hakkındaki hukuki gerekçe ve
açıklamaları arasındaki haklar temelindeki denge sağlanmaya çalışılmaktadır.
İdare ve birey/birey gruplarına eşit ve adil savunma hakkı tanınması sonrasında,
inceleme ve araştırma derinleştirilmekte ve başvuru konusu olay ‘usul’ ve ‘esas’
eksenleri temelinde ele alınmaktadır. Hukukta usulün esastan önce gelmesi ilkesi
gereği, öncelikle verilen disiplin cezasında, idarenin uygulamasında kanunda
gösterilmiş usul ilkelerine riayet edip etmediği değerlendirilmektedir. Örneğin,
idarenin cezaya konu olayı araştırmak için oluşturduğu komisyonunun hukuka uygun
olarak adil ve nesnel bir değerlendirme yapabilecek üyelerden teşekkül edip etmediği,
cezanın mevzuatta gösterilen makam tarafından verilip verilmediği, disiplin cezasına
matuf bireye atfedildiği disiplin suçu için bu suça uygulanacak müeyyideler ile itiraz
usul ve süresinin bildirilip bildirilmediği gibi kişinin savunma hakkını doğrudan
etkileyebilecek hususlar, usule ilişkin incelemede ele alınmaktadır.
Usule ilişkin eksiklik ve hataların adil savunma hakkı ihlalini doğurabilecek nitelikle
olması sebebiyle, bir eksiklik veya yanlışın tespiti halinde idareden hatalı davrandığını
kabul etmesi talep edilmektedir.
Ancak usule ilişkin işlemlerdeki eksikliklerin, bu işlemleri yerine getirmekle yükümlü
makamdaki kişi/kişilerin disiplin cezaları için mevzuatta öngörülen sürelere uyma
165
sorumluluğunu yerine getirmemesinden kaynaklandığının tespiti halinde, gerek
idare gerekse başvuru sahibi açısından hak ihlali meydana gelmesini önlemek
amacıyla başvuru konusu olay esası itibarıyla incelenmektedir. Nitekim Danıştay’ın
01/04/2005 tarih ve E. 2004/2891, K. 2005/1516 sayılı kararında da benzer şekilde,
“aylıktan kesme cezalarında bir ay içinde disiplin soruşturmasına başlanmadığı
takdirde disiplin cezası verme yetkisi zamanaşımına uğramasında öngörülen
bir aylık süre idarenin iç işleyişiyle ilgili olup, kanıtların kaybolmasını önlemek,
soruşturmanın daha çabuk yapılarak disiplin suçunu işlemiş olan kişiye daha etkin ve
çabuk ceza verilmesini sağlamak amacını taşımaktadır. Bu nedenle, disiplin cezasının
verilmesinden önceki evrelerde yönetmelikle getirilen belirli sürelere uyulmaması, bu
konuda görevli olanların kişisel sorumluluğuyla ilgili olup, disiplin suçu işleyen kişiye
ceza verilmemesi sonucunu doğurmaz.” hükmü yer almaktadır.
Usule ilişkin olarak, başvuru sahibinin başta savunma hakkı olmak üzere diğer
haklarını da zedeleyebilecek bir hukuka aykırılık bulunmadığı hallerde, başvuru
konusu disiplin cezasının esası incelenmektedir. Burada, cezayı gerektirecek bir işlem
YILLIK RAPOR 2016