Page 171 - KDK-2016-YILLIK-RAPORU
P. 171
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
mutluluğunu sağlamak üzere siyasal, ekonomik ve sosyal engellerin kaldırılması
devletin temel görevleri arasında sayılmıştır. Sosyal devlet, sosyal adaletin, sosyal
refahın ve sosyal güvenliğin gerçekleşmesini sağlayan devlettir. Sosyal devletin somut
göstergelerinden biri olan sosyal güvenlik hakkının yer aldığı Anayasanın 60 ıncı
maddesinde, herkesin sosyal güvenlik hakkına sahip olduğu, Devletin bu güvenliği
sağlayacak gerekli tedbirleri alacağı ve teşkilatı kuracağı ifade edilmiştir. Buna göre,
sosyal güvenlik herkes için bir hak ve bunu gerçekleştirmek ise Devlet için bir görevdir.
Emekli ikramiyesi ödemelerine ilişkin esaslar, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti
Emekli Sandığı Kanununun 89 uncu maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre hizmet
sürelerinin tamamı anılan Kanunun ve/veya 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel
Sağlık Sigortası Kanununun geçici 4 üncü maddesi kapsamında geçenlerden emekli,
adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker
ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarın bir
aylığı emekli ikramiyesi olarak verilmektedir. Emekli ikramiyesi ödemelerine ilişkin
esaslar, sosyal güvenlik hukukunu oluşturan düzenlemeler arasında yer alan Emekli
Sandığı Kanununda düzenlenmesi sebebiyle, emekli ikramiyesi sosyal güvenlik hakkı
kapsamında değerlendirilmektedir. Zira Anayasa Mahkemesinin şikâyete konu edilen
iptal kararında da emekli ikramiyesinin; emeklilik, yaşlılık ya da malullük aylığı almaya
hak kazanan kamu çalışanlarına çalışma hayatında istikrar ve devamlılığı sağlamak
amacıyla ve sosyal devlet ilkesi gereğince yapılan bir ödeme türü olduğu, Anayasanın
60 ıncı maddesinde öngörülen sosyal güvenlik hakkı kapsamı içerisinde bulunduğu
ifade edilmiştir. Bu anlamda, idarenin, 30 yılın üzerindeki hizmet süresine ilişkin
170 emeklilik ikramiyelerinin ödenmesi durumunda hesaplanan maliyetin SGK’nın
bütçesine büyük bir yük getireceği, bu nedenle karara ilişkin muhtemel maliyetin
bütçe olanakları çerçevesinde karşılanmasının mümkün görülmediği yönündeki
açıklamasının, sosyal devlet ilkesi ile bağdaşmayacağı değerlendirilmiştir.
Şikâyetçilerin alması gereken ancak eksik ödenen emeklilik ikramiyesi alacaklarının,
hayatın olağan şartlarında şikâyetçiler açısından azımsanacak bir miktar olmadığı
değerlendirilerek; bu anlamda, emeklilik için gerekli yaş sınırının yükseltildiği
de göz önünde bulundurulduğunda, şikâyetçilerin Emekli Sandığına bağlı olarak
yürüttükleri 30 yılın üzerindeki hizmetlerinin görmezden gelinmesi sosyal devlet
ilkesi, adalet ilkesi ve hakkaniyet ile bağdaşmamaktadır.
Anayasa Mahkemesi Kararının, Resmi Gazetede yayımlandığı 07/01/2015 tarihinden
sonra emekli ikramiyesi alacak olanlara uygulanmasında herhangi bir başvuru ya da
talebe gerek olmaksızın çalışma sürelerinin tamamı esas alınarak ikramiye ödenmesi,
ancak 07/01/2015 tarihinden önce emekli olanlara bu şekilde uygulanmaması yeni
bir eşitsizlik durumu oluşturmaktadır. Bu durum, idari işlemin eşitlik ilkesine uygun
YILLIK RAPOR 2016