Page 463 - KDK
P. 463

Başvuran AİHM nezdinde açtığı davada; pasaport verilmesi konu-
            sunda  konulan idari tahditin hiçbir gerçek olaya dayanmadığını ve
            Hükümetin hangi davranışının ulusal güvenliğe ve kamu düzenine za-
            rar verdiği konusunda herhangi bir izahat vermediğini iddia etmiş ve
            Pasaport Kanunu’nun 3. maddesi uyarınca kendisine sunulan Türki-
            ye’ye dönme imkanının Türk topraklarını terk etme imkanı tanınma-
            dığı sürece etkili olmayacağını belirtmiştir. İlgili bu çerçevede bölücü
            propaganda yaptığı gerekçesiyle hakkında bir suçlamada bulunuldu-
            ğunu öğrendiğine de dikkat çekmiştir. İlgili, annesi, erkek ve kız
            kardeşlerinin ayrıca amca ve halalarının Türkiye’de yaşadığını
            belirterek kendisine ilişkin kısıtlamanın aile hayatına, ticari
            faaliyetlerine ve mal ve mülklerine erişimine zarar verdiğini
            iddia etmiştir.

               AİHM, alınan bir tedbir sonucu bir kimsenin sözgelimi pasaport
            gibi bir seyahat belgesinden yoksun bırakılmasının 4 No’lu Ek Proto-
            kol’ün 2. maddesinde güvence altına alındığı haliyle serbest dolaşım
            özgürlüğünün kullanılmasına yönelik bir müdahale olarak değer-
            lendirileceğini belirttikten sonra (Baumann – Fransa, no: 33592/96,
            prg. 62, daha yakın tarihli, Sissanis – Romanya, no: 23468/02, prg. 63,
            25 Ocak 2007), bu protokolün Türkiye tarafından imzalandığını
            fakat onaylanmadığını bu nedenle söz konusu protokol hüküm-
            lerinin mevcut davada uygulanamayacağını ancak, 8. madde hü-
            kümlerinin 4 No’lu Ek Protokol’ün 2. maddesinin hükümleriyle
            tebdil edilemeyeceğine dikkat çekerek söz konusu protokol madde-
            si hükmüyle 8. madde arasında sıkı bir bağ olduğunu belirtmiş
            ve pasaport verilmesine yönelik idari kısıtlamaların ve yetkili
            makamların başvuranın pasaport süresinin uzatılmasını red-
            detmelerinin başvuranın özel hayatına ve aile hayatına saygı
            hakkına yönelik bir müdahale teşkil ettiği kanısına varmıştır.
               AİHM her ne kadar bu müdahalenin 5682 sayılı Pasaport Kanunu
            ile öngörülmüş olup, AİHS’nin 8. maddesinin ikinci paragrafı anlamın-
            da ulusal güvenliğin muhafazası gibi meşru bir amacı taşıdığını kabul
            etmişse de söz konusu  müdahalenin demokratik bir toplumda
            zorunlu olup olmadığının yani acil bir sosyal ihtiyaca cevap ve-
            rip vermediğinin ve gözetilen amaçla orantılı olup olmadığının
            belirlenmesi gerektiğine işaret ederek, ihtilaf konusu tedbirin bir
            cezai takibattan ya da başvuran aleyhinde verilen bir hapsen tazyik




           458   KAMU DENETÇILIĞI KURUMU
   458   459   460   461   462   463   464   465   466   467   468