Page 205 - geri itme ozel raporu son
P. 205
SONUÇ VE ÖNERİLER
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan uluslararası sistemin savaştan galip çıkan devletlerin menfa-
atlerini ve güvenliğini öne alacak şekilde tesis edildiği ve kurulan küresel örgütlerin de bu devletlerin
güvenlik ve menfaatlerini önceleyecek şekilde kurgulandığı görülmektedir. Doğal kaynakların sömü-
rüsüne odaklanan, savaşlardan, terörizmden ve iç karışıklıklardan beslenen ekonomi odaklı yaklaşım
ve politikalar, kıtalar arasındaki adaletsiz bölüşümün, açlık ve yoksulluğun temel sebebidir. Gelişmiş
ülkelerin güvenlik ve menfaatini öne alan mevcut sistemin ve politikaların en somut neticesi
göçtür.
Ekonomik çıkarlar adına çatışmaları körükleyen, etnik, dini ve mezhepsel farklılıkları ve bu farklılıklar-
dan kaynaklanan gerilimleri tırmandıran politikalar izleyerek, bu çatışmanın yaşandığı coğrafyalarda
yaşayan insanlara yaşam hakkı tanımayan ortamların doğuşuna sebep olan gelişmiş ülkelerin, aynı
insanların yaşayabilmek ümidiyle yaptıkları göçe, sert ve katı geri itme politikaları ile engel oldukları
görülmektedir.
Günümüzde yaşam hakkı dahil en temel insan haklarını ihlal ederek devam ettirilen geri itme uygu-
lamaları, geri itilenin sadece sınırlara gelen mülteci ve göçmenler olmadığını; vakaların ulaş-
tığı vahim tablo nedeniyle insan haklarının, uluslararası korumaya ilişkin temel ilkelerin ve
Avrupa Birliği temel değerlerinin de sistematik bir şekilde geri itildiğini ve ağır yara aldığını
göstermektedir. Bu nedenle uluslararası literatürde kullanılan “geri itme” kavramı, yaşanan
ağır hak ihlallerini tanımlamak için tek başına yeterli olmamaktadır.
Gelinen noktada sistematik ve planlı bir politikanın ürünü olarak kamu görevlileri ve kamu görevlile-
rinin nezaret ve işbirliğinde çalışan kişiler tarafından tesis edildiği açık olan geri itme uygulamalarının
neden olduğu mağduriyetlerin somut bir şekilde ortaya konması, yaşanan hak ihlallerinin duyurul-
ması ve bu şekilde insan haklarını korumakla yükümlü tüm kurum ve kuruluşlar ile vicdanlı karar ve-
ricilerin, kamu aktörlerinin ve insan hakları savunucularının harekete geçirilerek, yaşanacak yeni hak
ihlallerinin önüne geçilmesi ve bunun da ötesinde uluslararası insan hakları ve sığınma hukuku-
nun ve insanlığı tanımlayan değerlerin korunabilmesi için insanlığın ortak vicdanını yansıtan
sesin duyurulması gerekmektedir.
Aksi durumda çok ağır hak ihlalleri ile gerçekleşen geri itme uygulamaları, ağır bedeller ödenerek, vic-
danlı insan hakları savunucularının gayretleriyle bu günlere getirilen ve adım adım örülen insan hak-
larına ve sığınma hukukuna ilişkin tüm kazanımları yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakacak, geri
itme uygulamalarına değişik saiklerle göz yumulmaya devam edilmesi ise önlem alınmadığı
203