Page 345 - kdk-2015-yillik-rapor
P. 345

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU









                        bölümünden farklılık gösteren, üstü örtülü de olsa kendi kültürünü, gelenekleri, dinini ve dilini
                        korumaya yönelmiş bir dayanışma hissi taşıyan grup” tur. 7
                        15.1) Azınlıklara mensup bireylerin haklarının korunması ve geliştirilmesine yönelik hükümler; 1945
                        tarihli Birleşmiş Milletler Temel Sözleşmesi, 1948 tarihli Evrensel İnsan Hakları Bildirgesinde, AGİT
                        İnsani Boyut Konferansı Kopenhag Toplantısı Belgesi gibi pek çok uluslararası sözleşme, bildirge ve
                        belgede yer almıştır.
                        15.2) Azınlık hakları korunması ilişkin olarak Türkiye’nin dahil olduğu sistemler arasında Birleşmiş
                        Milletler, Avrupa Konseyi ve AGİT bulunmaktadır. Bu örgütler, siyasal  taahhütleri hukuki statüye
                        taşıma çabaları ve azınlık haklarında standartlaşma amacını taşımaktadır. Azınlık hakları açısında, BM,
                        AGİT ve Avrupa Konseyi prensiplerini benimsemiş olan Avrupa Birliği, Türkiye üzerine hazırlanan
                        raporlarında,  insan  hakları  başlığı  altında,  Kopenhag  siyasi  kriterlerine  uyum  kapsamında,  azınlık
                        haklarındaki durum ve gelişmeler üzerine değerlendirmelerde bulunmaktadır. 8
                        15.3) Avrupa Komisyonu 1998 yılından bu yana Türkiye üzerine İlerleme Raporları hazırlamaktadır.
                        2013 Yılı İlerleme Raporunun “ 2.2 İnsan hakları ve azınlıkları korunması” başlıklı bölümünde 9 ;
                        Türkiye’nin insan hakları mekanizmaları ve kurumlarının oluşturması konusunda iyi düzeyde ilerleme
                        kaydettiği, bununla birlikte, kurumların hâlâ etkililiklerini ve tarafsızlıklarını kanıtlayacak bir
                        performans ortaya koyması gerektiği,
                        15.4) Diğer taraftan, azınlık mensupları ve yetkili makamlar arasındaki diyaloğun yoğunlaştırıldığı ve
                        azınlıkların  eğitim  alanındaki  ve  dini  konulardaki  sorunları  dâhil  olmak  üzere  çeşitli  alanlarda
                        ilerlemeler kaydedildiği, Lozan Antlaşması uyarınca Türkiye tarafından tanınan gayrimüslim azınlıklar
                        dışında, Türk makamları azınlığa veya çoğunluğa ait olmalarına bakmaksızın tüm Türk vatandaşlarını
                        kanun önünde eşit haklara sahip bireyler olarak kabul ettiği, ancak, tüm vatandaşlar için tam eşitlik
                        öngören bu yaklaşımın, Türkiye’yi Avrupa standartlarına uygun olarak belirli vatandaşlara kimliklerini
                        korumaları için etnik köken, din veya dil temelinde belirli haklar vermekten alıkoymaması gerektiği,
                        hususları belirtilmiştir.
                        15.5) Avrupa  Komisyonu Türkiye 2014 Yılı  İlerleme  Raporunun “ 2.2  İnsan  hakları ve azınlıkları
                        korunması” başlıklı bölümünde; düşünce, vicdan ve din özgürlüğü mevzuatında kapsamlı bir reforma
                        ve bu mevzuatın AİHM kararları, Avrupa Konseyi tavsiye kararları ve AB standartları doğrultusunda
                        uygulanmasına ihtiyaç duyulduğu ayrıca, hükümet ve azınlık temsilcileri arasındaki diyaloğun devam
                        ettiği, yasal çerçevede değişiklik olmadığı, hususları ifade edilmiştir. 10
                        15.6) Türkiye’de azınlıkların korunmasının genel çerçevesini çizen temel düzenlemeler 24 Temmuz
                        1923 tarihli Lozan Barış Andlaşması, 18 Ekim 1925 tarihli Türkiye Cumhuriyeti ile Bulgaristan Krallığı
                        Arasındaki Dostluk Andlaşması ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’dır. Lozan Barış Andlaşması’nın
                        “Azınlıkların  Korunması”  başlıklı  III.  Bölümü  (37-44.  maddeler)  “gayrimüslim”  esasına  dayalı  bir
                        azınlık anlayışı benimsemiştir. Söz konusu Andlaşma ve ekleri 23 Ağustos 1923 tarih ve 341-344 sayılı
                        kanunlar ile iç hukukun bir parçası haline getirilmiştir. 11
                        15.7) Kararın  11.3  no.lu  paragrafında  belirtilen  Lozan  Andlaşması’nın  ilgili  hükümleri  ile
                        Anayasanın 90 ncı maddesinin son fıkrası birlikte değerlendirildiğinde; Andlaşmanın azınlıklara
                        ilişkin hükümlerinin, temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası andlaşma niteliğinde olduğu
                        ve şikayet konusu ile ilgili yapılacak değerlendirmelerde bu hususun öncelikle dikkate alınması
                        gerektiği açıktır.





                                                  12 / 19




       344


                   YILLIK RAPOR 2015
   340   341   342   343   344   345   346   347   348   349   350