Page 206 - temel-haklar
P. 206
Emniyet Genel Müdürlüğünün 24/11/2014 tarihli ve 1093 sayılı Baş-
bakanlığa hitaben, tavsiye kararımıza istinaden yazdığı cevabi
yazısında, söz konusu Yönetmeliğin 16 ıncı maddesinde;
“…Bir suç soruşturması sebebiyle tutuklanan veya bu maddenin
birinci fıkrasının …. bentleri ile … alt betlerinde belirtilen suçlardan
dolayı hakkında kovuşturma yapılan kişiye, tutukluluk halinin devamı
süresince veya kovuşturma sonuçlanıncaya kadar silah ruhsatı veril-
mesine ilişkin işlemler bekletilir. Ancak ilk derece mahkemesince
hakkında beraat kararı verilenler hakkında bu fıkra hükmü
uygulanmaz.” .....”Ruhsatlı silah sahibi kişinin herhangi bir suç nede-
niyle tutuklanması veya bu maddenin birinci fıkrasının …. bentleri ile
… alt betlerinde belirtilen suçlardan dolayı hakkında kovuşturma bu-
lunması halinde, tutukluluk hali devamınca veya kovuşturma işlem-
leri tamamlanıncaya kadar sahibi bulunduğu ruhsatlı silahlar, şahsın
bulunduğu yerdeki ruhsat işlemlerini yürüten kolluk birimince muha-
faza altına alınır. İlk derece mahkemesince hakkında beraat ka-
rarı verilenlerin silahları, karar kesinleşinceye kadar geri ve-
rilir....”, şeklinde değişiklik yapılmasının öngörüldüğü belirtilmiştir.
28. İdarenin Yönetmelikte öngördüğü bu değişiklik düşüncesi son
derece olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmekle birlikte, derdest
olan davaların da gözetilmesi gerektiği, aksi taktirde bu değişikliğin
kendi içinde çelişki yaratacağı düşünülmektedir. Nitekim beraat mah-
kumiyete, mahkumiyet de beraata dönüşebilir. Sadece ilk derece mah-
kemesinde beraat eden kişiler bakımından masumiyet karinesinin
gözetilerek, hakkında aleyhte karar verilenler açısından bu karinenin
gözetilmemesi, karar kesinleşmeden kişinin suçlu sayılması ve suçlu
gibi muamele görmesi sonucunu doğuracaktır ki bu da Anayasanın 38
inci maddesinin dördüncü fıkrası ile İnsan Hakları Evrensel Beyanna-
mesinin 11 inci maddesi birinci fıkrasına ve Avrupa İnsan Hakları Söz-
leşmesinin 6 ncı Maddesi ikinci fıkrasına aykırılık teşkil etmektedir.
Sonuç olarak, gerek bahse konu uluslararası sözleşmeler
gerekse de Anayasamızın 38 inci maddesinin dördüncü fıkrası
gözetildiğinde, masumiyet karinesinin soruşturması ve kovuş-
turması devam eden davalar için, yargılamanın tüm aşamala-
rında uygulanması gerektiği kanaati ve sonucuna varılmıştır.
KAMU DENETÇILIĞI KURUMU 201