Page 173 - uluslararsi-ombudsmanlik-sempozyumu-2017
P. 173

2. GÜN





            Suriye’de yaşanan krizi hepiniz biliyorsunuz, bütün, iki gün boyunca da ko-
            nuşuldu, tekrar anlatmaya gerek yok ama bu krizin temel ilkesi ne idi; açık
            kapı politikası. Nedir açık kapı politikası? Evrensel bir ilke, yanınızda, kom-
            şunuzda sıkıntı varsa, zorda olana kapınızı açacaksın. Açtık kapımızı, sadece
            biz açmadık, unutmayın Ürdün, Lübnan da açtı. Lübnan, 3.7 milyonluk bir
            ülke, 1 milyondan fazla mülteci var, ülkenin sistemi sarsılıyor. Dolayısıyla
            olaya biraz daha bütüncül bakmakta fayda var ama açık kapı politikası, Batı
            dünyasının, zengin dünyanın sadece Batılılar değil aynı zamanda bizim Müs-
            lüman dünyasının, ülkelerinin de duyarsızlığı, destek olmamasından dolayı
            sadece komşu ülkelerin üzerine yığıldı kaldı. Şu an Suriye’den kaçan 6 mil-
            yon insanın 5 milyonu bu gariban ülkelerin üzerine kaldı.
            Ben bu ülkenin bir insanı olmaktan gurur duyuyorum, bu toplumun bir insa-
            nı olmaktan gurur duyuyorum. 5 senede dünyanın hangi ülkesi 3.5 milyon
            mülteci alsaydı bu inanılmaz olaylara neden olurdu. Ama bunu sürdürülebi-
            lir kılmak için sadece bununla övünmekle yetinmememiz lazım, onu söyle-
            meye çalışıyorum. Onun için yapılan her şeyi görelim, doğru şeyleri görelim,
            yanlış şeyleri görelim ama ileriye nasıl bakacağız, kendimizi yakmayacak,
            birlikte yaşadığımız insanları yakmayacak bir evreni nasıl oluşturacağız, hak
            temelli, insan temelli bir sistemi nasıl sürdürülebilir buna bakmamız lazım.
            Son rakam size; 3.253.800 Suriyeli var Türkiye’de. Şimdi bugün birkaç yerde
            geçti, 2.7, 2.8, 2.9, şimdi Türkiye’de iki kategoride Suriyeli var, üç, bir de ika-
            met ama ben öbürlerini söyleyeyim, mültecilerden söz ediyoruz, 2.9 milyo-
            nuna biz kimlik vermişiz, “geçici koruma kartı” vermişiz ama bir de 330 bin
            var, onlara da ön kayıt yapmışız, geçici koruma vereceğiz, güvenlik soruş-
            turmaları yapılıyor. Ama toplamda Türkiye’de 3 milyon 250 binin üzerinde
            Suriyeli var, daha kayıt olmayan da küçük bir grup daha var.
            Bu olağanüstü bir sayı, Avrupa’daki, sabahki konuşmalarda da söylendi, gi-
            rin Wikipedia’ya en basiti, bakın ülke nüfuslarına, 100 ülkeden daha fazla nü-
            fusu bu. 3.2 milyon, bir ülke gibi düşünün ve bunun ihtiyaçlarını düşünün ve
            bu ülke kendi ihtiyaçlarına rağmen, kendi sıkıntılarına rağmen, politik sıkın-
            tıları, ekonomik sıkıntılarına rağmen bu kadar insana kucak açıyorsa bunun
            çok değerli bir şey olduğunu düşünüyorum ve bunun devletin işi değil, bunu
            gönül rahatlığıyla burada Kamu Denetçiliği Kurumunu da söyleyebilirim, bu-
            nun milletin bir işi olarak görüyorum ben, milletin fedakârlığı bu ve bunu da
            hep göz önünde tutmamız lazım.
            Şimdi bakın Avrupa’da iki ülke var ki, 300 binden fazla mülteci var, biraz
            sonra sizlere rakamlarını göstereceğim, biz de bir de Suriyelileri unutun,
            350 bin civarında da diğer mülteciler var, Afganistan’ından, Pakistan’ından,
            Irak’ından  kendisini  Türkiye’ye  atmak  zorunda  olanlar  var,  toplamda  3.6


                                                                        171
   168   169   170   171   172   173   174   175   176   177   178