Page 109 - yargi-ozel-raporu
P. 109
3) En azından nispeten basit davalarda sistemin esnekleştiril-
mesi suretiyle bürokratik işlemlerin azaltılması,
4) Yargılamayı kesintiye uğratan mekanizmalara mümkün
olabildiğince başvurulmaması, diğer bir ifadeyle söz konusu
mekanizmaların kural değil istisna olarak işletilmesi,
5) Yargı mensuplarına mesleğe adım attıkları günden itibaren
yoğun bir şekilde insan hakları eğitimi verilmesine devam edi-
lerek bunun uygulamaya yansıtılması,
6) Teknik alt yapı sorunlarının mümkün olan en kısa sürede
çözülmesi,
7) Hâkim ve savcı sayısını artırıp bütçeden yeterli miktarda
ödenek ayrılması,
8) Duruşmada hazır bulunması gereken kişilerin teminini
sağlayıp bilirkişi raporlarının mahkemelere geç intikal etme-
sinin engellenmesi,
9) Mahkemelerce eksik soruşturmaları giderme yerine, soruş-
turma aşamasının etkin ve eksiksiz şekilde yapılıp yargılama-
nın tek celsede bitirilmeye çalışılması,
10) En önemlisi de nimet külfet kuralı gereği, yüce, saygın ve
Adalet Sistemimizin Sorunları, İyileştirilmesi ve Güvenilirliğinin Artırılması Hakkında Özel Rapor
kutsal bir görev olan hâkimliğin hakkıyla yapılmaması, makul
sürede davaların bitirilmemesi, devletin ulusal veya uluslara-
rası yargı makamlarında tazminata mahkûm olması halinde
bunun koşulları oluştuğunda ilgili hâkimden tahsili yönüne
gidilmesi ve bunun işlevsel hale getirilmesidir.
8. Hukuka Aykırı Deliller
(166) Hukuka aykırı delil kavramı, yabancı unsurlara başvurmadan
bizatihi kendisinden yola çıkarak “hukuk sistemine, dolayısıyla da hu-
kuk kurallarına aykırı biçimde elde edilmiş delil” olarak tanımlanabi-
lir. Bu bağlamda dikkate alınması gereken yalnızca bir ülkede hali
hazırda uygulanan kanunlar ve ilgili mevzuat değil, evrensel ve ulus-
lar üstü düzeyde geçerli olan hukuk kurallarıdır. Nitekim AYM’nin
22/06/2001 tarih, 1999/2 E. 2001/2 K sayılı kararında şu ifadeler
kullanılmaktadır: “Hukuka aykırılık en başta milli hukuk sistemimiz
82