Page 121 - yargi-ozel-raporu
P. 121
olduğu gibi dosya müştekisinin de erişim hakkını kısıtlamaktadır.
Müşteki ve tanıklar her defasında bulundukları yerden başka yere
gitmek zorunda bırakılmaktadır. Adalet Bakanlığı ve Yargıtay’ın
dava nakline zorunlu ve kaçınılmaz olgular bulunması halinde gön-
dermesi, tabii hâkim ilkesinin örselenmesini ve diğer mağduriyetleri
engelleyecektir.
(190) Cezasızlıkla mücadele için adli kolluk teşkilatının kurulması
zorunluluk teşkil etmektedir. Özelikle askeri ve adli yargı ayrımı da
cezasızlık sorununu ortaya çıkarmaktadır. Asker kişilerin daha kapalı
bir yargılama sisteminin benimsendiği askeri mahkemede yargılan-
maları bu soruna neden olmaktadır. 353 sayılı Kanunun 111 inci
maddesinde, Milli Savunma Bakanı tarafından, askeri savcıya,
soruşturmaya devam veya kamu davası açması hususunda emir
ve talimat verme yönünde düzenleme bulunmaktadır. Ayrıca
anılan Kanunun 102 nci maddesi gereği nezdinde mahkeme ku-
rulan kıta komutanı veya askeri kurum amirinin askeri savcıdan
soruşturma aşamasında bilgi isteme hakkına sahip olması, so-
ruşturmaya müdahale etme imkânını ortaya çıkarmaktadır. Bu
husus yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığına aykırıdır.
(191) Cezasızlıkla mücadelede 8 Şubat 2005 tarihli Birleşmiş Mil-
letler Cezasızlıkla Mücadeleye Dair Güncellenmiş Prensipler Seti ile
Adalet Sistemimizin Sorunları, İyileştirilmesi ve Güvenilirliğinin Artırılması Hakkında Özel Rapor
30 Mart 2011 tarihli Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Ciddi İn-
san Hakları İhlallerinin Sona Erdirilmesine İlişkin Rehber İlkeleri
bulunmaktadır. Rehber İlkelerde mağdurun soruşturmaya katılımı,
kovuşturma ve dava işlemleri yer almaktadır. Bu kılavuz ilkelerde,
cezasızlığın tanımı yapılmamakla beraber cezasızlık meselesinde,
devletin yükümlülüklerinin neler olduğu hususlarında tespitler sı-
ralanmıştır. Ülkemizde maalesef bazı durumlarda özellikle toplum-
sal olaylarda şüphelinin ifade veya sorgudan önce kolluk güçlerince
orantısız güç kullanımına maruz kaldığı görülmektedir. Ancak sor-
gulamada Cumhuriyet savcısının bulunması bu tehlikenin azalması-
nı sağlamıştır. Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi (AİÖK) tarafın-
dan bu konuda pozitif yönde bir ilerleme veya değişimin yaşandığı
belirtilmiştir. AİÖK tarafından, kolluk güçlerince kötü muamele
uygulanmasında sıklık ve vahamet açısından son yıllarda azalma eği-
limi gözlemlendiği ve bunun devam ettiği ifade edilmiştir. Söz konu-
94