Page 182 - yargi-ozel-raporu
P. 182

(307) HMK’nın 370 inci maddesine göre, “Yargıtay, onama kara-
                   rında, onadığı kararın hukuk kurallarına uygunluk gerekçesini gös-
                   termek zorundadır. Temyiz olunan kararın, esas yönünden kanuna
                   uygun olup da kanunun olaya uygulanmasında hata edilmiş olma-
                   sından dolayı bozulması gerektiği ve kanuna uymayan husus hak-
                   kında yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde
                   Yargıtay, kararı düzelterek onayabilir. Esas yönünden kanuna uygun
                   olmayan kararlar ile hâkimin takdir yetkisi kapsamında karara bağ-   Bölüm 3   Yargıtay
                   ladığı edalar hakkında bu fıkra hükmü uygulanmaz.” Aynı Kanunun
                   371 inci maddesi; “Yargıtay, aşağıda belirtilen sebeplerden dolayı ge-
                   rekçe göstererek temyiz olunan kararı kısmen veya tamamen bozar:

                      a) Hukukun veya taraflar arasındaki sözleşmenin yanlış uygulan-
                      mış olması,
                      b) Dava şartlarına aykırılık bulunması,

                      c) Taraflardan birinin davasını ispat için dayandığı delillerin ka-
                      nuni bir sebep olmaksızın kabul edilmemesi,

                      ç) Karara etki eden yargılama hatası veya eksiklikleri bulunması,”
                      şeklinde düzenlenmiştir.
                   (308) Yargıtay, temyiz edilerek önüne gelen ilk derece mahkemesi
                   kararlarını salt gerekçesiz olması ve delillerin yeterince tartışılma-
                   ması, hangi delile itibar edildiğinin belirtilmemesi gibi gerekçenin
                   açık olarak gösterilmediği kararların bozulmasına hükmetmektedir.
                   Ancak uygulamada sıklıkla Yargıtay, ilk derece mahkemelerinin ka-
                   rarlarına atıf yapmakla yetinmekte, tarafların temyiz ettiği hususlara
                   değinmeden, temyiz nedenlerinin kabul veya ret nedenleri yazılma-
                   dan formül kararlar ile onama veya bozma kararları vermektedir.

                   (309) İlk derece mahkemesi kararına basit atıf AİHM’in yaklaşımı-
                   na uygun olsa bile, (bu uygunluk, ilk derece mahkeme kararlarının
                   gerekçeli olması varsayımından hareketle benimsenmiştir) özellikle
                   onama kararlarında, temyizde ileri sürülen temel hususların incele-
                   nip incelenmediği ve hangi gerekçeyle uygun bulunmadığının anla-
                   şılamamasının önemli bir sorun olduğu vurgulanmalıdır. AİHM’e
                   göre, üst yargı mercilerinin, ilk derece mahkemesinin kararının ve







                                                                         155
   177   178   179   180   181   182   183   184   185   186   187