Page 255 - yargi-ozel-raporu
P. 255
(449) Anılan maddenin beşinci fıkrası; “İptal kararları geriye yürü-
mez.” hükmüne amirdir. Bu fıkra, 1961 Anayasanın 152 nci madde-
sinin üçüncü fıkrasının aynen korunması suretiyle kabul edilmiştir.
1961 Anayasasının anılan maddesine ilişkin gerekçesinde; “ İptal ka-
rarının geriye yürümemesi de, içtimai huzur mülahazasına dayanmak-
tadır.” ifadesine yer verilmiştir. Ayrıca AYM, 1989/11 E. 1989/48
K. sayılı kararında;
“Anayasa’da, iptal kararları idarî davalarda olduğu gibi düşünülme-
miş ve iptal edilen kuralın baştan beri geçersiz duruma geldiği esası
benimsenmemiştir. Türk Anayasal sisteminde, “Devlete güven” ilkesini
sarsmamak ve ayrıca devlet yaşamında bir karmaşaya neden olmamak
için iptal kararlarının geriye yürümezliği kuralı kabul edilmiştir. Böy-
lece hukuksal ve nesnel alanda etkilerini göstermiş, sonuçlarını doğur-
muş bulunan durumların, iptal kararlarının yürürlüğe gireceği güne
kadarki dönem için geçerli sayılması sağlanmıştır.” ifadelerine yer ver-
mek suretiyle konuya ilişkin yaklaşımını ortaya koymuştur. Kuru-
mumuza göre, geriye yürümezlik ilkesi kazanılmış haklar ve kamusal
yarar açısından düşünülmeli, kişisel yararlar açısından ölçülülük ve
denge göz ardı edilmemelidir (Bkz. Kamu Denetçiliği Kurumunun
15/04/2016 tarihli ve 2015/520 Şikayet No’lu Tavsiye Kararı).
(450) İdari yargılama hukukunda da karşımıza çıkan iptal müesse-
Adalet Sistemimizin Sorunları, İyileştirilmesi ve Güvenilirliğinin Artırılması Hakkında Özel Rapor
sesi, anayasa yargısından farklı olarak, işlemin tesis edildiği andaki
hale dönülmesini, yani kararın geçmişe etki göstermesini öngörmek-
tedir. Oysaki anayasa yargısı bağlamında verilen iptal kararı, ana-
yasa gereğince etkilerini geçmişe yönelik olarak gösteremeyecektir.
İptal kararları neticesinde yürürlükten kaldırılan kanun, kanun hük-
münde kararname veya TBMM İçtüzüğü hükümlerine bağlı olarak,
daha önce gerçekleştirilen iş ve işlemlerin hukuki dayanaktan yok-
sun kalmaması ile yukarıda belirtildiği gibi sosyal yönden sorunların
doğmaması, bu düzenlemenin benimsenmesindeki temel belirleyi-
cilerdir. Yukarda ifade etmeye çalıştığımız gibi, iptal kararlarının
geriye yürümemesi ilkesi (uygulamada genel olarak yargı kararlarına
bırakılmışsa da), bazı yazarlar tarafından, sadece kazanılmış hakla-
ra hasredilerek yorumlanmaktadır. Yani kazanılmış haklara ilişkin
228