Page 527 - yargi-ozel-raporu
P. 527
canın önlenebilmesi için Kanun metninde değişiklik yapılarak,
sanığa şayet mahkûmiyet kararı verilecekse, mahkûmiyet kararı
verilmesinden sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
rızası olup olmadığı sorulmalı ve bu kararın da itiraza tabi olup,
temyiz yolunun kapalı olduğu hususu açıkça anlatılmak sure-
tiyle ancak sanığın kabulü halinde hükmün açıklanmasının geri
bırakılması müessesi uygulanmalıdır.
22- Adil yargılanma hakkının temelini çekişmeli yargı ve silahların
eşitliği ilkesi oluşturmaktadır. Mahkeme süjesi olan savunma ma-
kamı, iddia makamı kadar aktif bir yapıya sahip değildir. Silahların
eşitliği ilkesini zedeleyen unsurların başında yukarıda açıklandığı
üzere Cumhuriyet savcılarının hâkimle birlikte kürsüde oturmaları,
hukuka aykırı şekilde elde edilen delillerin dosyadan çıkarılmayışı,
hükümde değerlendirme ihtimali bulunması, sevk tutuklaması gibi
hususlar bulunmaktadır. Özelikle uygulamada, hükmün açıklanma-
sından hemen önce karar tefhimi için salon boşaltılmakta, savunma
makamı duruşma salonundan ayrılmadan söz konusu kararı hâkim
ve savcı birlikte tartışarak verdikleri görülebilmektedir. Bu durum
adil yargılanma hakkını ihlal ettiği gibi iddia ve savunma makamı
arasındaki adil dengenin bozulmasına yol açmaktadır.
Savunma makamının, maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına
Adalet Sistemimizin Sorunları, İyileştirilmesi ve Güvenilirliğinin Artırılması Hakkında Özel Rapor
hizmet edebilmesi ve mahkemede bir süje olarak yeterli ve et-
kin savunma yapabilmesi için Cumhuriyet savcıları gibi yeterli
yetkilerle donatılıp adil dengenin sağlanması gerekir. Bu adil
denge; makamlara aynı yetkinin verilmesi anlamına gelmemekle
beraber savunma makamının, iddia makamı karşısında avantaj-
sız konuma sokulmasını önlemek biçiminde gerçekleştirilmeli-
dir. Bu bağlamda, savunma makamının delillerini ortaya koyma
hakkının sınırlanmaması; iddia makamının sunmuş olduğu de-
lil ve değerlendirmelerin, savunma makamına bildirilmesi; milli
güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi vb. gibi is-
tisnai durumlar hariç, gerektiğinde tutuklu sanık ve müdafinin
görüşmelerine hâkim kararıyla sınırlama getirilmemesi ve yazış-
maların denetlenmemesi; savunma makamından bilgi, belge ve
delillerin gizli tutulmaması; sanık veya müdafinin savunma hak-
kının sınırlanmaması gerekmektedir. Ayrıca usul hükümlerinde
500