Page 213 - 2021 Yıllık Rapor
P. 213
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
incelemiş ve Kurumun aylıkları zamanında ve eksiksiz bağlama borcuna aykırı
davrandığı durumlarda Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da belirtildiği üzere temerrüt
faizi ile sorumlu olduğu sonucuna varmıştır. Bununla birlikte yüksek yargının istikrar
kazanmış içtihatlarının aksine Kurumun asıl alacağı öderken mevzuatta açık düzenleme
olmadığı gerekçesiyle kendiliğinden faiz ödemediği görülmektedir. Bu hususun
yargılamaya konu olması durumunda ise yargılama gideri ve vekâlet ücreti ödemek
yanında yargı yükünün artmasına ve vatandaşların da yargılama sürelerinin uzunluğu
nedeniyle mağduriyet yaşamasına neden olunmakta, diğer bir deyişle Kurumun ödemek
zorunda olduğu miktar giderek artmakta ve bu da Kurum için ayrı bir gider kalemi
76
oluşturmaktadır .
Öte yandan emekli aylığının hizmet birleştirmesi yapılmadan bağlandığı durumlarda
aylık tahsisinde dikkate alınmayan ve Kuruma sigortalı adına ödenmiş primlerin
güncellenerek iadesi talepleri de bu konudaki diğer sorun alanlarındandır. Bu noktada
gerek Kurumumuz Tavsiye Kararları gerekse emsal yargı kararları; farklı sosyal güvenlik
kuruluşlarına tabi hizmetleri bulunanlar hakkında, ancak hizmetlerin birleştirilmesi
halinde aylık bağlanmasına hak kazanmaları durumunda hizmet birleştirmesinin
zorunlu olduğuna ve tek başına bir çalışmanın aylık bağlanmasına yeterli olması
halinde, kişinin, tüm sosyal güvenlik kurumlarına tabi hizmet sürelerini birleştirmeye
77
zorlanamayacağına işaret etmektedir . Sonuç olarak Kurumun hizmet birleştirmesine
konu olmayan primleri iade etmemesi de mülkiyet hakkının ihlali anlamına gelecektir.
7.4.2 Çalışma Hayatı
Sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışma hakkı temel insan haklarındandır. Birleşmiş
Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 23’üncü maddesi ile her şahsın
çalışmaya, işini serbestçe seçmeye, âdil ve elverişli çalışma şartlarına ve işsizlikten
korunmaya hakkı olduğu, herkesin, hiçbir fark gözetilmeksizin, eşit çalışma karşılığında
eşit ücrete hakkına sahip olduğu ve çalışan her kimsenin kendisine ve ailesine insanlık
haysiyetine uygun bir yaşayış sağlayan ve gerekirse her türlü sosyal koruma vasıtalarıyla
da tamamlanan âdil ve elverişli bir ücrete hakkı olduğu belirtilmiştir.
Çalışma hakkı, birçok uluslararası hukuk belgesinde yer alan temel bir haktır. Çalışma
hakkı, diğer insan haklarının gerçekleşmesi için şarttır ve insan onurunun ayrılmaz bir
parçasını oluşturur. Her birey, insan onuruna yaraşır bir hayat sürebilmek için çalışma
hakkına sahip olmalıdır. Anayasamızın çalışma hakkı ve ödevi başlıklı 49’uncu maddesi
ve ücrette adalet sağlanması başlıklı 55’inci maddesi ile devletin çalışanların yaptıkları
işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları
için gerekli tedbirleri alacağı belirlenmiştir. Bu kapsamda Covid-19 salgını döneminde
devletimiz tarafından alınan bir takım önlemler karşımıza çıkmakta olup söz konusu
uygulamalarda yaşanan birtakım aksaklıklar sebebiyle Kamu Denetçiliği Kurumuna
yapılan başvurularda istihdam alanı (işsizlik maaşı ödemeleri ve iş çıkış kodları), kısa
çalışma ödeneği, nakdi ücret desteği uygulanması hakkında yapılan başvurular çalışma
hayatı alanında yapılan başvurularda önemli bir yeri oluşturmaktadır.
76 2021/2596 numaralı başvuru hakkında verilen 29.06.2021 tarihli Tavsiye Kararı
77 2021/10190 numaralı başvuru hakkında verilen 06.10.2021 tarihli Tavsiye Kararı
212 2021 YILLIK RAPOR