Page 125 - geri itme ozel raporu son
P. 125
“Pushback” of Human Rights / Ege Denizi’ndeki Geri İtmeler ve Boğulan İnsan Hakları Özel Raporu
dirmeden kendi ülkesine gönderilmek üzere sınır dışı edilmesini önlemek için yeterli güvenceleri
sağladığını tespit etmesi gerektiğini, bu yükümlülüğün, mevcut olayda olduğu gibi aracı devletin,
Sözleşme’ye taraf bir devlet olmaması halinde daha önemli olduğunu (§ 146-147), Libya’nın, Mülteci-
lerin Statüsüne İlişkin Cenevre Sözleşmesi’ni onaylamadığını; bunun dışında, uluslararası gözlemcile-
rin ülkede, sığınma ve mültecilerin korunmasına ilişkin bir prosedür bulunmadığını belirttiklerini, bu
bağlamda, daha önce, Trablus’ta bulunan HCR’nin varlığının, mülteci statüsüne hiçbir değer verme-
yen Libya’lı makamların olumsuz tutumları nedeniyle, sığınma talebi sahiplerinin korunma güvencesi
olmadığını tespit etmiştir.(§ 153)
Mahkeme, başvuranların, Libya’ya gönderildikleri zaman, İtalyan makamlarının, sığınma prosedürü-
nün bulunmadığını ve Libyalı makamların HCR’nin verdiği mülteci statüsünü tanıtma imkânı olmadı-
ğını dikkate alarak ilgilileri, keyfi olarak, kendi ülkelerine gönderme riskinden koruyan yeterli güven-
celerin olmadığını bildikleri veya bilmeleri gerektiği, sığınma talep etmemiş olmaları veya Libya’da,
sığınma sistemi bulunmaması nedeniyle ortaya çıkan risklerin başvuranlara açıklanmamış olması
nedeniyle, İtalya’nın Sözleşme’nin 3. maddesi anlamındaki yükümlülüklerini yerine getirmekten muaf
olmadığı, Libya makamlarının, mültecilerin korunması alanındaki uluslararası yükümlülüklerini yerine
getirme şekillerine ilişkin olarak, bilgi edinme görevinin İtalyan makamlarına ait olduğu, başvuranların
Libya’ya gönderilmelerinin, onları, keyfi şekilde geri gönderilme riskiyle karşı karşıya bıraktığı kanaatiy-
le Sözleşme’nin 3. maddesinin ihlal edildiğine hükmetmiştir. (§ 156-158)
AİHM kararının öne çıkan yönü toplu sınır dışı yasağına ilişkin olarak temel içtihadını ortaya koymasıdır.
Başvuranlar, toplu sınır dışı edilme vakası yaşadıklarını iddia ederek başvurularında 4 no.lu Ek Proto-
kol’ün 4. maddesinin ihlal edildiğini iddia etmişlerdir. Mahkeme, daha önce mevcut olayın koşullarını
incelemiş ve uzaklaştırma kararlarının, ilgili kişilerin özel durumları dikkate alınarak verilip verilmedik-
lerini tespit etmiştir. Mahkeme, daha önce 4 no.lu Ek Protokol’ün 4. maddesinin ihlal edildiğini tespit
ettiği Čonka/Belçika kararına atıfta bulunarak toplu sınır dışı etmenin varlığını tespit etmede kullandığı
mevcut olayın koşulları ile uzaklaştırma kararlarının ilgili kişilerin özel durumları dikkate alınarak verilip
verilmediği kriterlerine yer vermiştir. Mahkeme, ardından, somut olay bağlamında konuyu değerlen-
direrek başvuranların, Libya’ya gönderilmeleri ile her başvuranın, kişisel durumuna dair inceleme ya-
pılmaksızın sınır dışı etmenin icra edildiğini, yakalanan göçmenleri askeri gemilere bindiren ve Libya
kıyılarında indiren İtalyan makamları tarafından kimliklerin belirlenmesine yönelik bir işlem yapılma-
mış olduğunun tartışmasız olduğunu, askeri gemilerdeki personelin, bireysel görüşmeleri sürdürmek
için eğitilmiş olmadığını ve çevirmen ve hukuk danışmanlarıyla kendilerine eşlik edilmediğini tespit
etmiştir. Mahkeme buradan hareketle ilgili kişilerin, bireysel durumlarının, gerçek ve farklılaştı-
rılmış bir şekilde dikkate alınmış olduğunu gösteren yeterli güvencelerin varlığının devre dışı
bırakılması nedeniyle uygulanan tedbirin 4 No’lu Ek Protokol’ün 4. maddesine aykırı olarak
toplu bir niteliği olduğu sonucuna ulaşarak ihlal kararı vermiştir (§ 183-186).
Mahkeme başvuruyu, Sözleşme’nin 13. maddesinin 3. ve 4 No’lu Ek Protokol’ün 4. maddesi ile
birlikte ihlal edildiği iddiası yönüyle de inceleyerek başvuranların, Sözleşme’nin 3. maddesin-
den ve 4 No’lu Ek Protokol’ün 4. maddesinden kaynaklanan şikayetlerini yetkili bir makama
sunabilmeleri için bir başvuru yolundan ve uzaklaştırma tedbiri icra edilmeden, taleplerinin,
123