Page 226 - Sporda Hak İhlalleri ve Denetim
P. 226
SPORDA HAK İHLALLERİ VE DENETİM
bozduğu, futbolun değerini nasıl düşürdüğü, taraftar eylemlerine sebebiyet verip vermediğine ilişkin
somut örneklere anılan Kurulların kararlarında yer verilmediği belirtilerek ifade özgürlüğünün
sınırlandırılmasında aranan hukukilik ölçütüne aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
19.2. Buna bağlı olarak, söz konusu yaptırım uygulanırken ölçülülük kriterine dikkat edilmesi
beklenmektedir. Hukuki Mütaalada bu husus şöyle ele alınmıştır:
“… Üstelik sadece şiddet içeren veya şiddete yol açacak ifadelerin sınırlandırılması
mümkündür. Bu açından şikayetçinin cezalandırılmasına yol açan ifadelerine
bakıldığında genel olarak şiddet içeren veya başkalarını şiddete davet eden bir cümle
ya da ifade bulunmadığı tespit edilmektedir. Ayrıca söz konusu paylaşımlar sadece bir
ifade açıklamasıdır, herhangi bir eylemsel yönü bulunmamaktadır. Hatta cezaya konu
iki ifade, münhasıran özel mesajlaşmadır. Oysa PFDK verdiği cezalarda söz konusu
ifade açıklamalarını bir eylem olarak algılamış ve ona göre ceza vermiştir. Yine
PFDK şikâyetçinin ifadelerinin “futbolun değerini düşürdüğünü, sporda şiddet ve
düzensizliği teşvik ettiğini ve taraftar eylemlerine sebebiyet verecek mahiyette
olduğunu” bir karine olarak benimsemiş ve Tahkim Kurulu da bu “aksi çürütülemez
karineyi” aynen onamıştır. PFDK söz konusu ifadelerin nasıl olup da futbolun
değerini düşürdüğü, şiddeti teşvik ettiği ve taraftar eylemlerine sebebiyet verecek
mahiyette olduğu açıklamamış, tek bir örnek gösterilmemiş, nasıl bir etkisi olduğu
tartışılmamıştır. PFDK ifadeye bakıp otomatik olarak ceza vermiştir. Dahası, PFDK
şikayetçinin ifadelerini, yine bir standart kalıp olarak “ölçüsüz, orantısız” nitelikte
bulmuş ve “kişilik haklarını hedef aldığını” kabul etmiştir. PFDK’nın bu kabulü de
hiçbir somut örnek veya araştırmaya dayanmayan bir varsayımdan ibaret olarak
nitelendirilmelidir.
Dolayısıyla, şikayetçinin cezalandırılmasını gerektirecek bir “toplumsal ihtiyaç
baskısı” bulunup bulunmadığı PFDK ve Tahkim Kurulu kararlarında
tartışılmamaktadır. PFDK ve Tahkim Kurulunun şikayetçiyi cezalandırmak için
gösterdiği nedenler soyut ve temelsiz birer varsayımdan ibaret gibi görünmekte,
müdahaleyi meşrulaştıracak ölçüde “yeterli ve alakalı gerekçe’ sayılmaları ise
mümkün görülmemektedir. Kullanılan ifadelerin ve mevzuatın lafzının tekrar edilerek
yapılan sınırlama AİHM standartlarına uygun değildir.
PFDK ve Tahkim Kurulu kararlarında uyuşmazlık konusu ifadelerin sınırlamayı haklı
kılacak hangi çıkarları ihlal ettiğine ilişkin herhangi bir tartışma yapılmamaktadır.
Kararlarda ne bir bağlam analizi ne de şikayetçinin ifadelerinin hangi çıkarları (kamu
düzeni, kamu güvenliği, başkalarının hak ve özgürlükleri, ulusal güvenlik vb) ihlal
ettiğine ve ihlal edilen bu çıkarlarla ifade özgürlüğü arasında bir dengelemenin
yapıldığına ilişkin herhangi bir analiz bulunmamaktadır. Hatalı dahi olsa, uyuşmazlık
konusu ifadelerin demokratik bir toplumda sınırlandırılmasının haklılaştırılabileceği
sonucuna ancak bu tartışma layıkıyla yapıldıktan sonra varılabilir.
Üstelik olay tarihinde ifade sahibinin Türkiye’nin en popüler sporunu yöneten
5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu’na uygun olarak Güvenli Elektronik İmza ile üretilmiştir. Evrak teyidi
https://ebys.ombudsman.gov.tr/sorgu/sorgula.aspx adresinden A2GO-YK0T-83HA kodu ile yapılabilir.
21 / 28
226 2 MART 2018, ANKARA